Vicdanların öldüğü bir dönemde yaşıyoruz! | M.Fethullah Gülen Hocaefendi

Yazar Mizan

*İnsanlığın İftihar Tablosu (sallallâhu aleyhi ve sellem), namaz kılarken sakalı ile oynayan birisini görünce, لَوْ خَشَعَ قَلْبُهُ لَخَشَعَتْ جَوَارِحُهُ “Şayet bu adamın kalbi haşyetle dolsaydı, organları da huşu duyardı.” Evet, kalbinde haşyet olanın tavır ve davranışlarında da haşyet olur. Bu şekilde iç-dış bütünlüğünü yakalayan bir insan, diliyle olduğu gibi haliyle de hak ve hakikate tercümanlık eder; görenlere Allah’ı hatırlatır.

*Vicdanların öldüğü bir dönemde yaşıyoruz. Bazıları cankeş, bazıları sarhoş, bazıları yoğun bakımda. Bütün bütün kaybetmiş değiller; şöyle bir himmet eli uzandığı zaman zannediyorum onlar yeniden cana gelecekler. Kalb durmalarında yapılan spazm müdahalesi neyse, zannediyorum bu mevzuda da ruhumuzu okuyan, düşüncelerimizi okuyan, bize doğruyu gösteren, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) yolunu gösteren, Sahabe yolunu gösteren, dediklerini yaşayan ve yaşadıklarını söyleyen rehberlerin mualecesi de aynı şeydir. “Ey iman edenler! Niçin yapmadığınız şeyleri söylüyorsunuz? Yapmadığınız şeyleri söylemek, Allah’ın en çok nefret ettiği şeylerdendir.” (Saff, 61/2-3) ikazını bir tokat gibi kabul eden, “Amanın, yaşamadığım şeyi söylememeliyim; söylediğim her şey yaşadıklarımın ifadesi ve hecelemesi olmalı; hatta sarih, açık delaletle de değil, hecelemesi olmalı tavırlarımın!” diyen, ne kadar derin olursa, o kadar da mütevazi, mahviyet ve hacalet içinde bulunan, halinden “Bu hakikatler kim, ben kim? O doğruluk kim, ben kim?” mülahazası dökülen insan -inanın- adeta bir sinerji kaynağı olur.

Diğer Yazılar

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy