İlmiyle amil bir insan: Suat Yıldırım Hocamız

Yazar Recep Atıcı

“Herkes bu misafirhaneye uğrar ve bir iz bırakır gider. Bu izler arasında öyleleri vardır ki onları zaman ve asırlar aşındıramaz.”
Sanırım bu sözleri hatırladınız. Aslında daha da uzun olmasına rağmen ben sadece iki cümlesini aldım. Sızıntı dergisinde Hocaefendi’nin resimleri anlamlandırma adına yazdığı ifadelerden biridir bu sözler.
Aynen bu sözlerin manasına uygun hayat süren bazı insanlar vardır, yaşadıkları ömür ile bir devre tanıklık ederler ve derin izler bırakır giderler. Bazıları da vardır ki, onların hayatlarında yaşanılan çağı, yakın geçmişi, içinde yaşadığı toplumun inanç, ahlak ve kültür kodlarını okuyabilirsiniz. Dolayısıyla onların izlerini zaman ve asırlar aşındıramaz. İşte Prof. Dr. Suat Yıldırım hocamız yaşadığı hayatla derin izler bırakan insanlardan biridir.
O, hayatını Kur’an’ın anlaşılmasına adamış bir alim sıfatıyla kendisine verilen ömür sermayesini Kur’an hizmetine adamış bir insandır. Her yönüyle örnek bir hayat yaşayan Suat hocamız, henüz hayatta iken ömür sermayesinin meyveleri diyebileceğiniz hatıralarını kaleme almış. Hem bir biyografi, hem de çağımızın din, fikir ve sosyal hayatına panoramik bir bakış sağlayacak bu hatıralar, “Kur’an Hizmetine Adanmış Bir Ömür” ismiyle “Sophie Academy” tarafından yayınlanmış.
Malumunuz kendisi, en muteber Kur’an meallerinden birini yazmıştı. Ayrıca akademik çalışmalarıyla dünya çapında saygın bir alim olan Suat hocamız, ülkemizin en çalkantılı yıllarını yaşamış bir insandır. Diyanette yaptığı müftülük vazifesinin yanında üniversitelerde uzun yıllar hocalık ve idarecilik yapmıştır. Ayrıca ilminin öşrünü verme adına fahri olarak da iman ve Kur’an davasına her fırsatta sahip çıkmıştır. Bu kitap, onun biyografisi üzerinden aslında Kur’an yolunda bir ömür nasıl yaşanır onu anlatmaktadır. Bu açıdan bu eser, dar alandaki özel bir hayat hikâyesinden ziyade ilmiyle amil bir insanın nasıl olması gerektiğini bize anlatıyor.
Suat hocamızın hatıralarında, sadece muayyen bir zaman dilimi ya da mekânlar değil, Türkiye’nin büyükşehirlerinde eğitim – öğretim hayatı, dini ve kültürel oluşum ve dönüşümler anlatılıyor. Ayrıca kitapta, olayların ilk şahidinin gözünden yaşanan değişimi çok yakından resmeden, pek çok canlı belgeye de yer veriliyor. Eserin sonunda hocamızın, günümüzü daha net okumaya yardımcı olacak mahiyette kaleme aldığı farklı makaleler de bulunuyor.
Onun bu eseri, her yönüyle istifadeye açık olup onu mutlaka okumak gerektiğini inanıyorum. Benim kitapta dikkatimi çeken bir çok hatıra oldu. Ancak birini burada özet olarak aktarmak istiyorum ki sanırım sizin de dikkatinizi çekecektir. Kendisi Risale-i Nur’ları üniversite birinci sınıfta tanır. Kısa sürede Nur’ların tamamını temin eder ve suya hasret toprak misali susuzluğunu giderme adına oturup baştan sona hepsini okur. Bu eserlerle tanışmadan önce kendisinde halk arasında göz alerjisi olarak bilinen ‘conjonctivite’ rahatsızlığı vardır. O güne kadar doktorlar tedavide yetersiz kalmasına rağmen bu eserleri okuduktan sonra bir daha o rahatsızlığı yaşamaz. Kendisi bu durumu tamamen; ‘Kur’ân-ı Hakîmin mu’cize-i mâneviyesinden neş’et edip çıkan ve bu zamanın birinci bir dâvâ vekili bulunan Risale-i Nur’lara’ vermektedir.

Suat hocamız kendisi, ilmi veçhesi itibariyle tarihte iz bırakan pek çok ilmi simalarla beraber olmuş̧ olup aynı zaman da yaşadığı ülkenin de geçmişiyle derin bağları bulunan ve ne yazık ki fikir ve inancından dolayı o da bir çokları gibi başka bir ülkeye sığınmak zorunda kalan bir ilim ve fikir insanıdır.
Kitabın editörlüğünü de kendi sahalarında saygın birer ilim insanı olan İsmail Albayrak ve Muhittin Akgül hocalarımız yapmış. Bu yönüyle de çok titiz hazırlanmış ve okuyucunun anlayacağı bir üslup ile takdim edilmiş. Kitabın önsözünü ise hem Hocaefendi’nin talebesi olup hem de merkezi Hollanda’da bulunan Sophia Academy Vakıf başkanı olan Bahaddin Ayyıldız hocamız yazmış.

Velhasıl ilk emri “oku” olan dinin mensubu siz güzel insanlar, bu eser, henüz kendisi hayatta iken ve bizatihi kendisi tarafından çok özel hazırlanmış bir biyografi. Benim kanaatim o ki, bu eseri okuduğunuz zaman şöyle diyeceğinizi şimdiden hayal edebiliyorum: “İşte ilmiyle amil bir insan..”

Diğer Yazılar

“Aç açabildiğin kadar sineni ummanlar gibi olsun. Kalmasın alaka duymadığın ve el uzatmadığın bir mahzun gönül”

 

M.Fethullah Gülen

Bu Sesi Herkes Duysun Diyorsanız

Destek Olun, Hizmet Olsun!

PATREON üzerinden sitemize bağışta bulanabilirsiniz.

© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır  |  @hizmetten.com 

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy