Süleyman Aydemir/Norveç
İskandinavya ülkelerinden 400’e yakın genç, kısa süre önce vefat eden Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’yi anmak amacıyla “Gençlerin Gözünden ve Dilinden Hocaefendi” isimli bir program düzenledi. Programa, eski NBA oyuncusu Enes Kanter Freedom da katılarak gençlerle bir araya geldi.
Program, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile açıldı ve duygu dolu anlara sahne oldu. Genç katılımcılar, şiirler ve mektuplar okuyarak, Hocaefendi’nin hayatlarına kattığı anlam ve rehberlikten bahsetti. Finlandiya’dan katılan Mina Yılmaz, vefat haberini aldığı ilk andaki hislerini paylaşırken, Norveç’ten bir öğrenci Hizmet Hareketi ile tanışmanın kendisi için büyük bir şans olduğunu ifade etti.
İzlanda’dan katılan Eren ve Erdem kardeşler ise, “Hocaefendi hayatımıza hiç dahil olmasaydı nasıl bir yaşam sürerdik?” sorusuna değinerek, Hocaefendi’nin bireysel değil, toplumsal ve küresel ölçekte büyük bir etki yarattığını vurguladılar.
Rana Özçelik ise yazdığı mektubu okudu. Özçelik mektupta şunları dile getirdi: “..daha önce böyle büyük zatlara hiç mektup yazmadım. bu sebeple size mektupta nasıl hitap edeceğimi, hislerimi nasıl aktaracağımı bilemiyorum…Öncesi muhacir şimdisi ise ensar olma yolunda gayret eden Genç Çağlayanlar olarak omuzlarımıza yüklenen vazifenin farkındayız. Kuzeyin soğuk rüzgarlarının şiddetle savurduğu bu topraklarda, Nâm-ı Celili Muhammedî’nin dünyanın her yerine ulaştırma mefkuresini bizlere kazandırdığın için sana çok teşekkür ediyoruz!”
Birçok genç, Hocaefendi’den öğrendikleri değerleri paylaştı. Gençler, “her şeyden öte insan olabilmeyi, Kur’an ve Sünnet’i kendine rehber edinmeyi, helal dairesinde kalmayı ve incinsek de incitmemeyi” Hocaefendi’den öğrendiklerini ifade ettiler. Ayrıca, “dil, din, ırk fark etmeksizin herkese gönlünü açmayı” Hocaefendi’nin rehberliğinde kazandıklarını belirttiler.
2008 yılında Pekin’de öğrenci iken Hizmet Hareketi ile tanışan Çin uyruklu Yusuf adlı kişi kendinden kısaca bahsederek hizmet hareketi ile ilgili düşüncelerini dile getirdi: “ Dünya’nın birçok yerinde türlü türlü problemler var ve bunların bir kısmı hâlâ çözüme kavuşmuş değil. Bu sorunlara Hizmet Hareketi kendi metodları ile çözüm bulabilir ve problemlerin üstesinden gelecek insanlar yetiştirebilir.” 2013 yılında Fatih Üniversitesi’nde ilahiyat okuyan Yusuf ayrıca şunları dile getirdi: “Hizmet Hareketi ile tanışmamış olsaydım, hayatım büyük bir belirsizlik içinde devam edecekti.”
Norveç’ten katılan Bedia Atasoy şunları söyledi: “Hocaefendi sadece bir bedenden ibaret değildir. Bedenler fanidir, fikirler ise kaldığı yerden devam eder. Hocaefendi bedenen aramızdan ayrıldı ama bizlere takip edilecek bir mefkure bıraktı; Yaşatma İdeali!”
Programa misafir olarak katılan Hüseyin Kara ise gençlere şöyle seslendi: “İnsanlığın en büyük temsilcileri peygamberlerdir. ve onlar miras olarak mal mülk bırakmazlar, peygamber yolunun yolcuları âlimler bırakırlar. Bizler de Allah’a şükürler olsun ki Bediüzzaman’ın Risalelerini okuduk ve Hocaefendinin zamanına şahit olduk. Bediüzzaman ve Hocaefendi gibi büyük zatlar da miras olarak kendilerinden sonra davalarını sürdürecek insanlar yetiştirmişlerdir. İskandinavya’da sizin gibi gençleri görünce ümitvâr oluyorum. Çünkü dünyaya hizmet edeceksiniz. Hocaefendi bu davayı siz gençlere emanet etti.”
Son olarak programa Amerika Bileşik Devletleri’nden katılan Enes Kanter Freedom şunları söyledi: Hocaefendi’yi son zamanlarında gençler ziyaret etmişti. Ve onlar hakkında şöyle demişti; ben bütün hayatımı bu gençler için sarf ettim ve hiç de pişman olmadım. Ayrıca Enes Kanter gençlere seslenerek İslam’ı sözle değil hâl diliyle temsil etmemiz gerektiğini dile getirdi. Hocaefendi’den “Hâl ile halledilemeyecek mesele yoktur” sözünü alıntılayarak konuşmasını sürdüren Kanter, İskandinavya’da çok güzel projelerimiz olacak, sizin gibi değerli gençlerin de katılımlarını bekliyoruz diye ekledi.
Yaklaşık iki saat süren program, dua ve temennilerle sona erdi. Gençlerin duygu dolu anıları ve ifadeleri, Hocaefendi’nin mirasının nesilden nesile aktarılmaya devam ettiğini gösterdi.
