İmam Hüseyin’in emanetine sahip çıkan kutlular

Yazar Hizmetten

İnsanın hayatında unutamadığı, unutmak istemediği zamanlar ve mekanlar vardır.

Kimi hatıra der unutmak istemez, kimi özlem, kimi de hicran…

Muharrem ayı aslında sadece İslam toplumu için değil bütün insanlık adına, içinde önemli olayları barındırır. Zamanların ve mekanların öneminin dille getirildiği bir dönem bu dönem. İnsanlık tarihini, Muharrem ayı özelinde bir bakışla bakılıp okunması gerektiğine inananlardanım. 

Hz. Adem’i yakıp kavuran pişmanlık duygularıyla başladı insanlık. “Keşke bütün insanlık bu duygu ve düşünce ile hayatına devam edebilseydi de bu kadar zulüm ve acı yaşanmasaydı” diyesi geliyor insanın. Muharrem ayında bu pişmanlığa karşı beraat ihsan edildi. İnsanlık, pişmanlığını devam ettiremeden kardeşinin kanını yine aynı ay içinde döktü…

Acıların, ve nefretin sel gibi aktığı bir dönemde Hz. Nuh’un gemisi belirdi insanlığın üzerinde. Ve derken yine bir Muharrem günü, insanlık ikinci kez beratını aldı , tarih tekerrür etti…

Bütün dinlerin babası olarak anılan Hz. İbrahim değil miydi evlat hasreti ile yanıp tutuşan. Ve yaratan yine bir Muharrem günü kavuşturdu İsmail’i babası Halilullaha…

Yine bir Muharrem günü hırs ve hazımsızlıkla gözleri dönen kardeşleri atmışlardı Hz. Yusuf’u kuyuya. Fakat ilahi kanaviçe yine bir Muharrem günü O’nu kurtarmıştı o kuyudan.

Oğlunun kanlı gömleği ile gözleri kapanan Hz. Yakub’un gözleri, yıllar sonra yine bir Muharrem günü açılmıştı aynı gömleği hasretle koklarken. 

“La ilahe ille ente Subhaneke inni küntü minezzalimin” diyerek bize pişmanlığı dile getirmenin üslubunu öğreten Hz. Yunus’ta bir Muharrem günü çıkmıştı şecere-i yaktinin gölgesine…

Ve yine bir Muharrem günüydü. Hz. Meryem anamızın kucağına verilmişti Hz. İsa gibi bir insanlık kahramanı. Fakat öfke ve hırs ile gözleri dönenler yine bir Muharrem günü canına kastetmek istemişlerdi Ruhullah’ın…

İnsanlığın iftihar tablosu bir Muharrem günü Yesrib’i Medineye çevirecek yola çıkmıştı. Ve islam tarihi aynı günle başlamıştı Hicri Takvime. Hicret ile başlayan kutlu yol asırlardır devam edegeldi bugünlere kadar. 

Yıllar sonra yine bir Muharrem günü gündüzümüz geceye döndü. Kerbela denilen yerde. Kerbela, iyi ile kötünün, zalimle mazlumun, lanetli ile kutsalın, karanlık ile aydınlığın hesaplaşmasıydı. Asrın Yezid’inin zulmü, hırsı ve nefretine karşı İmam Hüseyin’in cesareti ve mertliğiydi. O gün insanlık, zulmün ve haksızlığın karşısında nasıl durulması gerektiğini öğrendi. 

Ve günümüzde kendini insanlığa adayan kutlular her gün bir Muharrem yaşıyorlar Kerbelavari bu dünyada. İmam Hüseyin’in emanetine sahip çıkan bu kutlular asrın Yezidine karşı mazlum olarak duruyorlar mazlumların yanında. Mazlumiyetin vermiş olduğu mahsuniyet görünüyor her hallerinde. Ama dayandıkları noktai istinad Kimsesizler Kimsesi.

Muharrem ayının yaklaştığı şu günlerde yıllardır yapılagelen ama kimsenin çok farkına varamadığı bir hataya temas etmeden de geçemeyeceğim; Kerbela hadisesi Muharremin 10. gününe rast gelmiştir. Daha öncede dediğimiz gibi insanlık tarihi acı ve sevinci, nefret ile sevgiyi hep birlikte görmüştür. Aşure günü de bu günlerden birisidir. Bir tarafta Aşure gününde olan sevinçli olaylar. diğer tarafta ise hüzünlü bir matem günü. O gün aslında yas ile geçirilmesi gereken bir gündür. Çünkü o günde 70 tane Ehli Beyt kahramanı şehit edilmiştir. Bundan dolayı toplumumuzda Aşure günü yapılan tatlı ve tatlının dağıtılması bu manada çok uygun değildir. Mümkünse Aşure gününden bir iki gün önce ya da bir iki gün sonra yapılırsa Kerbela matemine hürmetsizlik edilmemiş olur.

Dileğimiz ve temennimiz her ayımızın Muharrem, her yerimizin Kerbela olduğu bu günlerin çabucak son bulup mazlumların ahının bitmesidir…

Yazar: Adem Dumlu

Diğer Yazılar

“Aç açabildiğin kadar sineni ummanlar gibi olsun. Kalmasın alaka duymadığın ve el uzatmadığın bir mahzun gönül”

 

M.Fethullah Gülen

Bu Sesi Herkes Duysun Diyorsanız

Destek Olun, Hizmet Olsun!

PATREON üzerinden sitemize bağışta bulanabilirsiniz.

© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır  |  @hizmetten.com 

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy