Almanya’nın kuzeyini vuran sel felaketinin ardından yaraları sarma çalışmaları devam ediyor. Çalışmalara Almanya’nın dört bir yanından yüzlerce mülteci ve göçmen de destek veriyor. Sel geniş bir bölgede yıkıma sebep olduğu için, devlet kurumları aynı anda bütün bölgelere yardım ulaştırmada zorlanıyor. Bu yüzden, gönüllü destekçilerin yardımları çok büyük önem arzediyor. Sel felaketinin ilk gününden itibaren bölgedeki yardım çalışmalarına katılan Time to Help Derneği, çoğunluğu Müslüman 1200 gönüllüyü harekete geçirdi. İçlerinde mültecilerin de olduğu gönüllüler yardım dağıtıyor, okul ve kiliseler de dahil olmak üzere birçok yerde enkaz temizleme çalışmalarına katılıyor.
Özellikle Rheinland-Pfalz’daki Ahrtal vadisini vuran sel felaketinden sonra, yeniden yapılanma için acil ve geniş çapta bir yardıma ihtiyaç duyuldu. Felaketin ardından hızlı bir şekilde organize olan Offenbach merkezli Time to Help Derneği, Almanya’nın dört bir yanından 28 dernekle iş birliği yaparak felaket bölgelerindeki çalışmalara katılıyor. Toplamda 1200 kişinin katıldığı çalışmalar 20 gündür devam ediyor. Bölgeye gelen gönüllüleri Merida e.V. (Sinzig) Derneği Başkanı Songül Erdem koordine ediyor. Genellikle dil kursları düzenleyen dernek, dinlerarası diyaloğu ve kadınların toplumdaki konumunu güçlendirmek için de çalışmalar yürütüyor. Dernek son üç haftadır Ahrtal’a gelen ve burada ikamet eden gönüllülerle birlikte, felaketzedelere gıda ve içme suyu temin ediyor. Sel felaketinden etkilenenler için maddi yardım kampanyası organize eden dernek aynı zamanda insani yardım da sağlıyor.
Çalışmaları organize eden Erdem, “Çalışmalara katılanların çoğu Almanya’ya sığınmacı olarak geldi. Kendilerine iyilik yapan insanlara burada yardım ettikleri için mutlular.” dedi. Gönüllülerin geçmişlerinin ve hikayelerinin çeşitliliğine vurgu yapan Erdem, yardım için Portekiz ve Belçika’dan bile gelen insanlar olduğunu söylüyor. Katılımcılar arasında Kürt, Yezidi, Suriyeli ve Türk gönüllüler var. Bu gönüllüler yabancı kökenli Alman vatandaşları ile el ele çalışıyorlar.
Aşırı sağcıların bölücü mesajlarına karşı dayanışma
Sığınma ve göç konusu, 2015’teki sözde mülteci krizinden bu yana bir sosyo-politik mesele haline geldi. Şu anda sel felaketi, aşırı sağcı popülist medya tarafından istismar ediliyor. Bu gruplar devlete olan güveni zayıflatarak; ırkçı mesajlarını yaymayı amaçlıyorlar. Örneğin, bir Holokost inkarcısı olarak mahkûm edilen Nikolai Nerling’in, Telegram’da bu bölgelerin küresel güçlerin eline geçeceği korkusunu yaydığı ortaya çıktı. Aşırı sağcılar, özellikle göçle gelen insanlar vasıtasıyla bir ulusun yıkımının hedeflendiğini iddia ederek ırkçılığı körüklüyor.
Aşırı sağcıların bu girişimlerine karşılık, Time to Help’in işbirliği yaptığı yerel dernekler dayanışma ruhuyla hareket ediyorlar. Son yıllardaki faaliyetleri ile bu işbirliğinin ve güven duygusunun temelini attılar. Bu derneklerden biri olan Merida e.V., Katolik ve Protestan kiliseler ve bazı yerel sosyal kurumlarla uzun yıllardır çalışmalar yürütüyor. Bu iyi ilişki sembolik bir jesti de beraberinde getirdi: yereldeki bir kilise papazının talebi üzerine, çoğunluğu Müslüman olan dernek üyeleri Altenahr’daki Katolik Kilisesi’nin temizliğine yardım etti. Time to Help Derneği’nin Genel Müdürü Cengiz Bayram, bu tür faaliyetleri olumlu buluyor ve kamuoyunda daha fazla yer almasını istiyor: “Tabii ki, korona tedbirleri karşıtları veya sel felaketi bölgesindeki yağmalar hakkında haber yapılması önemlidir. Fakat aynı zamanda olumlu gelişmelerin ve din ve ırk ayrımı gözetmeksizin yapılan bu yardım çalışmalarının da gündeme getirilmesini bekliyoruz. Meydana gelen hasar o kadar büyük ki, kurumlar felaket bölgelerine ancak kademeli olarak destek sağlanabiliyor.”
Hükümete ve devlet kurumlarına yönelik artan eleştirilerin aksine Songül Erdem, “Tıpkı bizim gibi devlet kurumları da var gücüyle çalışıyor.” dedi. Bu nedenle şehirler ve belediyeler gönüllülerin desteğine ihtiyaç duyuyor. Ordu ve Teknik Yardım Kurumu (THW) bölgede aktif olarak çalışsa da hala çok fazla yardıma ihtiyaç var. Federal kurumlar büyük hasarların onarımı, yolların açılması ve alt yapıların tamiri gibi işlerle uğraşırken gönüllüler de binalardaki çamurları ve selden geriye kalan molozları temizliyor. Dernek gönüllüleri bazen de afetzedelere yemek ve içme suyu yardımı götürüyor. Songül Erdem, “THW, federal ve yerel kurumlarla yakın iş birliği içerisindeyiz” diyor.
