Sahabe, sünnetin ehemmiyetini çok iyi kavramıştı. Çünkü, Kur’ân-ı Kerim, Allah Resûlü’ne iniyor, O’nun tarafından tebliğ ediliyor, açıklanıyor ve yaşanıyordu ki, anlamanın bütün faktörleri mevcuttu. 1. Kur’ân’ın Sünnete Teşviki وَمَا آتَاكُمُ …
Efendimizsav
-
-
Sünnet, Kur’ân-ı Kerim’le birlikte İslâm’ın iki temel direğinden biridir ve sünnet olmadan, hadis olmadan İslâm düşünülemez. Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) söz, fiil ve takrîrlerinden oluşan sünnet, daha Efendimiz zamanında …
-
Işığa hamile kapkaranlık bir dünya.. ve Nebi’nin zuhuruna az bir zaman kala müjde ve muştu dolu akisler var ufukta.. vicdanlarda tesiri o kadar fazla ki, birçok Mekkeli gelecek son Nebi’yi …
-
Allah Resûlü’nün o gün hallettiği nice problemler var ki bugün henüz halledilmiş sayılmazlar. Gelecek ve daha uzak gelecektekiler ise, bütün bütün bir problem yumağı. Meselâ; uzak bir gelecekte, insanlığın başına …
-
Kâbe’nin Tamiri Cahiliye insanı, âdeta fitnenin çocuğuydu. Sanki onların bütün vazifeleri ve yaratılış gayeleri fitne çıkarmaktı. Üçü bir araya gelse, muhakkak orada bir fitne tutuştururlardı. İşte bu insanları bir araya …
-
Cenâb-ı Hakk’ın “Rab” isminin en üst seviyede temsilcisi Hz. Muhammed’dir (sallallâhu aleyhi ve sellem). O, Cenâb‑ı Hakk’ın bu isminin peygamberler dahil, insanlar arasında en zirve temsilcisi müstesna bir fıtrattır. Tabiî …
-
Hadis hakkında söz söyleyen birtakım müsteşrikler ve onların İslâm dünyasındaki takipçileri, hadislerin sayısının çok yüksek olduğunu ve bilhassa bazı sahabilerin çok fazla hadis rivayet ettiklerini ileri sürerek, sahih hadislere ve …
-
Allah Resûlü’nün fetanetinin ayrı bir buudu da O’nun cevâmiü’l-kelim sahibi oluşuyla ortaya çıkar. Evet, O bir söz sultanıydı. Nasıl olmaz ki, Cenâb-ı Hak O’nu Kendi kelâmına tercüman olsun diye göndermişti. …
-
Sifru’t-Tekvin’in 228’inci sayfasında Hz. Lut Aleyhisselâm’ın kızlarıyla münasebette bulunduğu, içki içtiği, zina ettiği ve neslinin kızlarından devam ettiği gibi hezeyanlardan bahsedilir.[1] Düşünün ki, bu peygamberi dinlemedikleri için Sodom ve Godom, …
-
Allah Resûlü, fevkalâde bir tevazu insanıydı. Zaten büyüklerde, büyüklüğün alâmeti tevazu; küçüklerde küçüklüğün alâmeti ise, gurur ve tekebbürdür.[1] O, tevazuu nispetinde büyüyordu. Evet O büyüktü, onun için de mütevazi idi. مَنْ تَوَاضَعَ …