Bekleme hiç boşuna gelmeyecek gidenler,
Ne o mutlu günlerin ne de solan o güller,
Ötmez oldu bülbüller söndü hayat ateşi,
Ne yapsan da kâr etmez küstü bir defa kalpler.
Ezdin geçtin kalbimi ne varsa sevdiklerim,
Dilsizdi ayaklarım hiç konuşmadı dilim,
Kimi seyrediyordu kimi alkışlıyordu,
Yüreğim bir kütükte kesildi dilim dilim.
İşgalden daha beter yapılan muhasara,
Yunan gavuru değil merkezi de Ankara,
Yıkılan bu köprüler bir daha zor kurulur,
Çünkü kapanmaz artık kalbimde derin yara.
Ruhsuzlardı sebebi her gün bir başka ölüm,
Yarınlar kapkaranlık zehir oldu bu günüm,
Elim yetişmez sana sevdiklerim, Yusuf’um,
O tatlı hatıranı simdi maziye gömdüm.
Özlemin can yakıyor ağlıyor iki gözüm,
Dikenlerin içinde kalmadı bir tek gülüm,
Yabani otlar sardı şimdi cennet yurdumu,
Bir sakal bir cübbeyle kirlenmiş dini gördüm.
Haftanın günlerinde kayboluyorum her gün,
Dünün bu günden farkı içinde saklı hüzün,
Kalbim ayrı bir yorgun ruhum ayrı bir yorgun,
Varsa bir çözebilen bu kördüğümü çözsün.
Bizde derman kalmadı ümidimiz Rahman’da,
İman sırlı bir liman eman dile duanda,
Bu kasvetli bulutlar dağılıverir birden,
Yeter ki O ol desin kurtulursun bir anda.
Hizmetten | Priştinalı Yusuf Demircioğlu