Kaçırılma ve işkence vakaları raporu BM’de

Yazar Hizmetten

Uluslararası İnsan Hakları Savunucuları Birliği, Hizmet Hareketi gönüllülerinin 3 yıldır yaşadığı Tenkil Süreci’ndeki kaçırılma ve işkence olaylarını raporlaştırdı. Rapor, BM’ye bağlı 11 birime sunuldu.

Cenevre merkezli Uluslararası İnsan Hakları Savunucuları Birliği, Türkiye’de Hizmet Hareketi mensuplarının 2016 yılı başından beri yaşadığı kaçırılma ve işkence vakalarını bir dilekçeyle Birleşmiş Milletler’e bağlı bütün ilgili birimlere iletti.

ACİL EYLEME GEÇİLMESİ İSTENDİ

Uluslararası İnsan Hakları Savunucuları Birliği, dilekçesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hükümet politikası haline gelen ve  alarm verici düzeye ulaşan sistematik işkence ve zorla kaçırma konusunda acil harekete geçilmesi istendi.

Dilekçede, Türkiye’de 15 Temmuz sonrasında Gülen Hareketi’ne mensup olduğu düşünülen kişilere Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) “işkence merkezlerinde” ağır işkencelere maruz bırakıldığı, bu durumun Türkiye’deki mevcut kanunlara ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu vurgulandı.

GÜVENLİK GÜÇLERİNE İŞKENCE İÇİN “AÇIK ÇEK”

Dilekçede, “15 Temmuz 2016’dan sonra bütün anayasa ve kanunlar rafa kaldırılmış, işkence ve kötü muamele yaygınlaşmış, bu konulara ilişkin çok az adli ve idari dava açılmış, delillendirilmiş işkence uygulamalarına karşı bile dava açılmamıştır. Bu hesap verirliğin ortadan kalkması ile güvenlik güçlerine işkence ve kötü muamele için “açık çek” verilmiştir.” denildi.

Dilekçede, 20 Temmuz 2016’da ilan edilen Olağanüstü Hal ile Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Birleşmiş Milletler Uluslararası Sivil ve Politik Haklar Sözleşmesi’ndeki sorumluluklarını askıya aldığı, Olağanüstü Hal Uygulaması ve Kanun Hükmünde Kararnamelerle birlikte Türkiye’de illegal birçok gözaltı merkezleri oluştuğu ve buralarda her türlü işkence ve kötü muamelenin uygulandığı ifade edildi.

İŞKENCE UYGULAMALARI

BM’ye sunulan dilekçede, Türkiye’de sistematik olarak yürütülen işkence uygulamaları şöyle sıralandı: Kaba dayak, yumruklama ve tekmeleme, bir cisimle vurma, falaka, tehdit ve sözlü taciz, zorla soyma, cisimle tecavüz ve diğer cinsel şiddet, tecavüzle tehdit, uykusuzluk, stres oluşturacak durumlar, gözleri bağlama, günlerce kelepçeli tutma.

İnsan Hakları Savunucuları Birliği, darbeden sonra aşırı kalabalık gözaltı merkezlerinde insanlara su ve yiyecek verilmediğini, gözaltındaki kişilerin temel temizlik ve hijyen imkanlarından mahrum bırakıldığını, kişilerin temel tedavilerinin yapılmadığını belirtti.

MİT’İN AOÇ’DEKİ İŞKENCE MERKEZİ

Dilekçede, Gülen Hareketi mensuplarının tutulduğu gizli işkence merkezlerinden birisinin de MİT’e ait Ankara’da Anadolu Bulvarı ile Marşandiz’in kesiştiği noktada, Atatürk Orman Çiftliği’ndeki MİT’e ait bir villa olduğu kaydedildi. Bu binanın 1980’lerde solculara yönelik işkence ile meşhur olduğu da hatırlatıldı. Bu binanın 15 Temmuz’daki darbenin hemen öncesi işkenceler için yenilendiği de ifade edildi.

MİT’İN BODRUM KATI

Bir diğer işkence merkezinin ise MİT binasının bodrum katı olduğu kaydedildi.

Dilekçede, 27 Ocak 2016’dan itibaren Türkiye’nin “siyah Volkswagen Transporter” marka minibüslerle yeni bir kaçırma şekli ile karşılaştığı belirtildi. Bu tarihten itibaren toplam 29 kişinin kaçırıldığı tanık beyanları ve güvenlik kamerası kayıtları ile tespit edildiği kaydedildi.

MİT’in yurt içi dışında yurt dışında da insanları kaçırdığı BM Zorla ve İrade Dışı Kaybetmeler Çalışma Grubu’nun (WGEID) yıllık raporlarında da yer aldığı hatırlatıldı.

TÜRKİYE’DE ZORLA KAÇIRILANLAR

Dilekçede, Türkiye’de siyah transporterlar ile kaçırılan ilk kişinin Sunay Elmas olduğu ve 27 Ocak 2016’da Ankara’da kaçırıldığı belirtildi. Sunay Elmas’ın kaçırılmasına ilişkin güvenlik kamerası kayıtları var olmasına rağmen savcılık tarafından 3 yıldır herhangi bir işlem yapılmadığı ve soruşturmada ilerleme sağlanamadığı ifade edildi.

Bu kadar süre geçmesine rağmen bu konularda işlem yapılmamasının bu kaçırılmaların hükümet tarafından desteklendiği ve MİT tarafından gerçekleştirildiğini gösterdiği vurgulandı.

BEYAZ TOROSLARIN YERİNİ SİYAH TRANSPORTERLAR ALDI

Dilekçede, “1990’larda Kürtlere karşı Jandarma İstihbaratı ‘JİTEM’ tarafından kullanılan “Beyaz Toros” vakalarının yerini şimdi MİT tarafından “siyah Transporterlar aldı” denildi.

ÖZEL OPERASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ

PKK terör örgütü tarafından kaçırılan MİT yetkilisi Erhan Pekçetin’in örgüt tarafından yapılan ve kamuoyuna yansıyan sorgusunda, siyah transporterlar ile kaçırılan kişilerin MİT’e bağlı “Özel Operasyonlar Müdürlüğü” adlı bir birime bağlı binaya götürüldüğünü ifade etti.

BİNA İŞKENCE İÇİN ÖZEL DİZAYN EDİLDİ

İşkenceye maruz kalanların verdiği bilgiye göre, MİT’in kullandığı bu bina işkence için özel olarak dizayn edildi.

Mağdur beyanlarına göre, bu işkence merkezinde psikolojik olarak bir kişiyi yıkıma uğratmak için odalar ve her bir odada farklı işkence aletleri bulunuyor. Her bir işkence kurbanı bu odalardan aşama aşama geçiriliyor.

UZMAN İŞKENCECİLER

Yine bu beyanlara göre, işkenceyi yapan kişiler bu konuda uzman olan görevliler. Bu işkencecilerin, mağdurları fiziksel ve psikolojik olarak yıkıma uğratarak nasıl boyun eğer duruma getirme konusunda uzman oldukları belirtildi.

Bu işkence merkezlerinin Hizmet Hareketi dışında Kürtlere karşı yapılan işkencelerde de kullanıldığı ifade edildi.

KAMU KAYNAKLARI İLE İŞKENCE MERKEZİ KURMAK UTANÇ VERİCİ

Dilekçede, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kamu kaynakları ile bir işkence merkezi kurması ve burada kendi vatandaşlarına bu zulmü yaşatması utanç verici” denildi.

PKK terör örgütü tarafından kaçırılan MİT yetkilisi Erhan Pekçetin, Hizmet Hareketi’ne mensup olduğu iddiasıyla MİT’ten atılan ve 1 Kasım 2017’de kaçırılan Ayhan Oran’ın da bu binaya getirilerek sorgulandığını anlattı. Oran’dan o tarihten beri haber alınamıyor.

KAÇIRILAN 29 KİŞİ

Bugüne kadar Hizmet Hareketi’ne mensup olduğu için MİT’in Özel Operasyonlar Müdürlüğü’nün işkence merkezine getirilen ve işkenceye maruz bırakılan kişi sayısı 29 oldu.

Bu isimler ve kaçırıldıkları tarihler şöyle:

1. Sunay Elmas (27 Haziran 2016)
2. Ayhan Oran (1 Kasım 2016)
3. Mustafa Özgür Gültekin (21 Aralık 2016)
4. Durmuş Ali Çetin (17 Mayıs 2017)
5. Hüseyin Kötüce (28 Şubat 2017)
6. Mesut Geçer (26 Mart 2017)
7. Turgut Çapan (31 Mart 2017)
8. Önder Asan (1 Nisan 2017)
9. Cengiz Usta (4 Nisan 2017)
10. Mustafa Özben (9 Mayıs 2017)
11. Fatih Kılıç (14 Mayıs 2017)
12. Cemil Koçak (5 Haziran 2017)
13. Murat Okumuş (16 Haziran 2017)
14. Enver Kılıç (30 Eylül 2017)
15. Zabit Kişi (30 Eylül 2017)
16. Hıdır Çelik (6 Aralık 2017)
17. Ümit Horzum (6 Aralık 2017)
18. Ayten Öztürk (13 Mart 2018)
19. Orcun Şenyücel (21 Nisan 2018)
20. Hasan Kala (20 Temmuz 2018)
21. Fahri Mert (12 Ağustos 2018)
22. Ahmet Ertürk (16 Kasım 2018)
23. Gökhan Türkmen (7 Şubat 2019)
24. Yasin Ugan (12 Şubat 2019)
25. Özgür Kaya (12 Şubat 2019)
26. Erkan Irmak (16 Şubat 2019)
27. Mustafa Yılmaz (168 Şubat 2019)
28. Salim Zeybek (20 Şubat 2019)
29. Yusuf Bilge Tunç (6 Ağustos 2019)
DÖRT KİŞİ BİR ANDA ORTAYA ÇIKTI
Dilekçede, kaçırılan 4 kişi Özgür Kaya, Yasin Ugan, Salim Zeybek ve Erkan Irmak’ın 6 ay sonra 29 Temmuz 2019’da bir anda emniyette ortaya çıktıkları ve 12 gün boyunca gözaltında tutuldukları belirtildi.
İnsan Hakları Kuruluşları ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu üyelerinin ısrarlarına rağmen bu kişilerle görüşmeye izin verilmediği, bu dört kişinin daha sonra 9 Ağustos’ta cezaevine gönderildiği kaydedildi.
Bu 4 kişinin ailelerinin tuttuğu avukatlarla görüştürülmediği ve sağlık muayenesinden geçirilmelerine izin verilmediği ifade edildi. Ayrıca bu 4 kişinin aileleri ve ailelerinin tuttuğu avukatlara gönderildikleri cezaevi ve hangi şartlarda tutuldukları konusunda bilgi verilmediği hatırlatıldı.
BM’DEN CEVAPLANMASI İSTENEN SORULAR
Uluslararası İnsan Hakları Savunucuları Birliği, BM’ye bağlı uluslararası kuruluşlardan aşağıdaki durumların araştırılmasını ve gerçeklerin açığa çıkarılmasını istedi:
1. İnsanlar devlet yetkilileri tarafından siyah transporterlarla kaçırıldı mı?
2. Bu bağlamda ilgili birimlere şikayetler yapıldı mı?
3. Eğer yapıldı ise ne gibi adımlar atıldı ve yapılan soruşturmalarda ilerleme kaydedildi mi?
4. İddiaların ağırlığı düşünüldüğünde soruşturmalar ilgili birimlerce olması gerektiği gibi yapıldı mı?
5. Yukarıda bahsedilen MİT’e ait bina ne amaçla kullanılmaktadır?
6. İşkence iddiaları konusunda hükümet gerekli idari soruşturmaları ve denetimleri yaptı mı?
BM’DEN TALEPLER
Cenevre merkezli Uluslararası İnsan Hakları Savunucuları Birliği, BM’ye bağlı uluslararası kuruluşlardan ayrıca şu konularda talepte bulundu:
1) Türkiye’deki hükümeti, darbe sırasında ve darbeden bağımsız yaşanan olaylar konusunda etkili ve bağımsız soruşturma yapmaya teşvik etmeleri ve bu vakaların sorumlularının adalet önüne çıkarılması,
2) Türk Hükümeti’ni bu olayların yeniden yaşanmaması için gerekli önlemleri alması konusunda teşvik etmesi,
3) Türk Hükümeti’ne bu tür ihlallerin gelecekte de yaşanmaması için sorumluluklarını hatırlatması, geniş bir şekilde yasal ve anayasal değişiklikler yapılması, devlet görevlilerinin eğitimi,
4) Türk Hükümeti’ni mağdurlara ve ailelerine yeterli tazminatlar ödemeye yönlendirmesi,
5) Türk Hükümeti’ni bu konuda ayrı bir özür yayınlaması konusunda talepte bulunması.
DİLEKÇE BM’YE BAĞLI 11 BİRİME İLETİLDİ

Dilekçe, BM’nin insan hakları ile ilgili aşağıdaki birimlerine iletildi:

  • BM İnsan Hakları Komitesi (HRC)
  • BM İşkenceye Karşı Komite (CAT)
  • BM Zorla ve İrade Dışı Kaybetmeler Çalışma Grubu (WGEID)
  • BM Keyfi Tutuklamalara Karşı Çalışma Grubu (WGAD)
  • BM İşkence ve Diğer Zalimane, Gayriinsani ve Küçültücü Muamele ve Cezalandırma Özel Raportörü
  • BM Terörle Mücadele Sırasında İnsan Hakları ve Temel Hakları Arttırma ve Koruma Özel Raportörü
  • BM Din ve İnanç Özgürlüğü Özel Raportörü
  • BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü
  • BM Gerçeklik, Adalet ve Onarım Özel Raportörü
  • BM Mahremiyet Hakkı Özel Raportörü
  • BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği

Kaynak:Bold Medya

Diğer Yazılar

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy