TÜRKMEN TERZİ | JOHANNESBURG
Güney Afrika Cumhuriyeti Spor, Sanat ve Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mandisa Tshikwatamba, Johannesburg merkezli Turkuaz Harmoni Enstitüsü için, “Turkuaz’ın sosyal uyum alanındaki faaliyetleri özel sektörden beklentirimizin tipik bir örneğini oluşturuyor.” dedi.
Enstitünün Johannesburg’daki Radisson Oteli’nde düzenlediği ve bakanlığın sponsor oldu ‘Daha Güçlü Topluluklar İçin Sosyal Uyum: Lise Öğrencilerine Yönelik Proje Yarışması’ ödül törenine katılan Tshikwatamba, Güney Afrika ulusunu inşa etmek için Hizmet Kurumlarının önemine değindi.
Geceye Tshikwatamba’nın yanı sıra, projenin jüri üyeleri, ödül kazanan öğrenciler ve eğitmenleri, işadamları, bakanlığın sosyal uyum avukatları, gazeteciler, akademisyenler ve farklı kesimden bir çok isim katıldı.
Güney Afrika’nın Johannesburg, Cape Town ve Durban şehirlerinde diyalog faaliyetleri de sürdüren Turkuaz Harmoni Enstitüsü’nün Genel Müdürü Ayhan Çetin, ödül törenini şu ifadelerle özetledi, “Güney Afrika’nın dört bir yanından gelen lise öğrencileri, yakın zamanda düzenlenen ‘Sosyal Uyum Projesi Yarışması Ödül Töreni’nde daha kapsayıcı bir toplum inşa etme konusundaki kararlılıklarını sergilediler. Turkuaz Harmoni Enstitüsü’nün Spor, Sanat ve Kültür Bakanlığı ile ortaklaşa düzenlediği etkinlikte, gençlerin olumlu toplumsal değişimin desteklenmesinde oynadığı önemli rol vurgulandı. Durban, Cape Town ve Johannesburg’dan öğrenciler sosyal uyum konularını ele alan yenilikçi projeler sundular. Projeler, Anayasa Mahkemesi Yargıcı Jody Kollapen, Güney Afrika Kiliseler Konseyi Başpiskoposu Malusi Mpulwana, ödüllü aktör ve yazar Jafta Mamabolo, gazeteci Iman Rappetti, Güney Afrika İnsan Hakları Komisyonu Başkan Yardımcısı Fatıma Chohan ve Wits Üniversitesi Eğitim Bölüm Başkanı Juliet Perumal’dan oluşan seçkin bir jüri heyeti tarafından değerlendirildi.”
Bu yıl ikincisi düzenlenen ödül törenindeki konuşmasında gençlerin öncülük ettiği girişimlerin dönüştürücü gücüne vurgu yapan Çetin, “Bugün sadece lise öğrencilerimizin Sosyal Uyum Proje Yarışması’ndaki olağanüstü başarılarını kutlamak için değil, aynı zamanda gençlerin daha uyumlu, anlayışlı ve birlik içinde bir toplum oluşturmada oynadıkları güçlü rolü takdir etmek için bir araya geliyoruz, gençliğin yenilikçi ruhlarını ilan ettiği bir törendeyiz” dedi.
Müsteşar Yardımcısı Tshikwatamba program sonunda verdiği röportajda şunları ifade etti: “Turkuaz’ın yöneticisi Çetin aynı zamanda bakanlığımızın Sosyal Uyum Avukatlarından birisi olduğu için Turkuaz ile sosyal uyum ve ulus inşası konusunda ortak çalışmalar yürütüyoruz. Sosyal uyumu güçlendirmek için sporu kullanıyoruz. Sosyal uyumu güçlendirmek için ulusal sembollerimizi, kültürel sembollerimizi kullanıyoruz. Özellikle dili de kullanıyoruz, ve bu aynı zamanda kültürel diplomasi açısından güçlü bir bileşene sahip olduğumuzu gösteriyor ki bu gece yapılan program uluslararası bir program olması açısından bir örnek teşkil ediyor. Bugün bu programın bir parçası olduğum için ve gençlerin kendi yorumlama tarzlarında sosyal uyumu nasıl hayata geçirmeyi başardıklarını gördüğümde çok heyecanlandım. Turkuaz’ın bu proje yarışmasının sosyal uyuma katkı sağladığını görüyorum. Okullardaki sosyal uyum programları çok somut ve çok değerli bir faaliyet. Turkuaz sosyal uyumu eğitim kurumlarına taşıyarak aslında bakanlığımızın özel sektörden beklentisini en özgün bir şekilde karşılıyor.”
Turkuaz’ın Sosyal Uyum projeleri arasında finale kalan 5 projeye para ödülleri ve sertifikalar verildi. Yüzlerce proje arasından birinciliğe Star Durban Koleji öğrencilerinden Kiya Singh’in “Kültürel Anlatılar” projesi layık görüldü.
Alexander Sinton Cape Town okulundan Isa Singlee’nin “Cape Apartmanları:Gençlik Perspektifinden Fotoğraf Sergisi” projesi ikinciliği kazandı. Durban Woodhurts Secondary’den Kamwa Chomo ve Mbalenhle adlı öğrencilerin “Haftasonu Kültürel değişim” projesi ve Horizon Lisesi’nden Romeo Owami Ndlovu’nun “Söylenmemiş Hikayeler” projeleri üçüncülüğü layık görüldü.
Proje birincisi Kiya Sing heyecanını şu sözlerle ifade etti: “Yakın zamanda sosyal uyum için bir proje yaptım ve bunun adı ‘Kültürel Anlatılar’. Yaptığım şey, sıradan bir insanın hayatını alıntılıyor ve onlara kendi mücadeleleri, geçmişleri ve hayatları boyunca yaşadıkları deneyimler hakkında konuşma şansı veriyor. İnsanlara duygularını dünyaya açma ve paylaşma fırsatı veriyor. Bu proje onların ifadelerinin kayıt altına alınması, onlarla röportaj yapılması ve daha sonra yanıtlarının bir videoya kaydedilmesi ki bu da kütüphanelerle paylaşılabilir, internete konulabilir, böylece kamuoyu için daha erişilebilir hale getirilebilir. Bu videolar eğitim amaçlı kullanılabileceği gibi, sadece bilgi almak ve insanların neler yaşadığını öğrenmek için de kullanılabilir. Bu proje sayesinde sosyal uyumda birinci oldum, gerçekten çok heyecanlıyım. Turkuaz Enstitüsü’ne bu projeyi oluşturmamda ve üretmemde bana yardım ettiği için teşekkür etmek istiyorum.”