17 yıl önce Türkçe Olimpiyatları olarak yola çıktı. Zamanla Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’ne (IFLC) dönüştü. Her yıl dünyanın farklı noktalarında düzenlenen organizasyonlar, farklı ülkelerden 16 yaş altındaki çocukları buluşturuyor. Sahne öncesi provalar, çeşitli sosyal etkinlikler, yapılan gezi ve ziyaretlerle öğrenciler adeta rüya gibi bir hafta geçiriyor. Sahne programıyla dünyaya umut, sevgi ve barış mesajları veriliyor. Bir hafta içinde birbirine kardeşçe bağlanan öğrenciler, festival sonunda gözyaşları içinde vedalaşıyor.
Öğrenciler arasındaki bu hava, onlara eşlik eden rehber öğretmenleri de içine çekiyor. Romanya’daki programa 6 öğrencisiyle gelen Svetlana Temiz, duygularını, ’’Bu sevgi halkasını görünce mutluluktan ağlamak istiyorsun.’’ sözleriyle anlatıyor. Moldova’daki Orizont okullarında psikolog olarak çalışan Temiz, bu etkinliğin çocuklar için hayat dersi olduğunu düşünüyor. Gözlemlerini, ‘’Birbirini hiç tanımayan çocuklar bir araya geliyor, tanışıp arkadaş oluyorlar. Sarılarak ayrılıyorlar.’’ sözleriyle anlatan Svetlana öğretmen, ‘’Bu çok büyük bir sevgi. Kardeşlik çok güzel bir şey.’’ diyor.
Svetlana Temiz, öğretmen olarak çok mutlu bir hafta geçirmiş. Önceki IFLC programlarında tanıştığı bir öğretmenle Bükreş’te karşılaşmış. ‘’Hemen birbirimize sarıldık.’’ diyor Svetlana öğretmen ve ekliyor: ‘’Bittiğine üzülüyoruz. O sevgi ve duyguyu yeniden yaşamak isterim.’’
SAHNEDEKİ RESİM BAŞLI BAŞINA MESAJ
Kırgız öğrenci Tansuluu’ya biyoloji öğretmeni Saadat Kadyrova eşlik ediyor. Oş şehrindeki liseden mezun olduktan sonra Türkiye’de fakülte bitiren Saadat öğretmen, provalara geç katılmış olmasına rağmen öğrencisinin çabucak havaya uyum sağladığını gözlemlemiş. ‘’Bir gün içinde kaynaştılar. Bu organizasyon onları birleştirdi.’’ diyen Saadat öğretmen, festivalin içerdiği mesaja dair şu görüşü dile getiriyor: ‘’Aynı sahnede yer almak, performanslardaki uyum başlı başına bir mesaj.’’
REKABET YOK; DOSTLUK VAR
Kazakistan’ın Taras şehrinden festivale gelen öğrencinin rehberliğini, filoloji öğrenimi gören Ayaulym Faizulla yapıyor. Öğrencisiyle ilk kez yurt dışı programına katılan Faizulla, memnuniyetini şöyle özetliyor: ‘‘Yarışma için gelmiyoruz, kimsede rekabet hissi yok. Sevgi, mutluluk ve kardeşlik dolu bir hava yaşanıyor.’’
DÜNYAYA FARKLI BAKIŞ AÇISI SUNUYOR
Meral Osmanoğlu, festivale 9 yıldır görev yaptığı Güney Afrika’dan öğrenci getirmiş. Meral öğretmene göre bu organizasyon, dünyaya farklı bir bakış açısı sunuyor. Bu yaşta farklı kültürün çocuklarıyla buluşmanın, çocuklara bilinç kazandırdığını vurgulayan Meral öğretmen, şu fikre ulaşmış: ‘’Çocukların bu kadar kolay kaynaşabildiğini görmek, gelecek adına bizi umutlandırıyor. Organizasyonun devam ettirilmesini istiyorum.’’
ABİLERE, ABLALARA ÖZEL TEŞEKKÜR
Konuk öğretmen ve öğrenciler, Bükreş’teki Türk ailelere de konuk oldu. Tanımadıkları insanlarca içtenlikle ve cömertçe ağırlanmaktan çok memnun kaldılar. Güney Afrika’dan gelen Meral öğretmen, ‘’Biliyoruz ki, her yerde bizi bekleyenler var.’’ ifadelerini kullanırken, Kazakistanlı Ayaulym Faizulla, duygularını şöyle dile getiriyor: ‘’Ev sahibi ablalara çok teşekkür ediyoruz, masalarını bizimle paylaştılar. Romanya’yı çok sevdik, programda emeği geçen abilerime, ablalarıma teşekkür ederim.’’
Romanya, Dil ve Kültür Festivali’nin açılış sahnesindeki sınavını başarıyla verdi. Şimdi sıra, farklı ülkelerden yeni öğrencilerle başka bir kıtada, sevgi ve dostluk şarkısı söylemekte.