Birgül Kocal, sürecin yurdundan ettiği on binlerce Hizmet gönüllüsünden biri. Adliye’de katiplik yapan Birgül Hanım’ın hayatı 15 Temmuz’la birlikte değişti. Önce 6 yılını verdiği mesleğinden KHK ile atıldı. Ardından hapishane süreci başladı. 5 yıl önce Yunanistan’a geçip, özgürlüğüne kavuşan Birgül Kocal, şimdilerde Almanya’da yeni bir heyecanı yaşıyor. Almanca öğrenen Birgül Kocal, kısa sürede dili öğrendi. Dün mülteci olarak dil öğrenmek için oturduğu sırada, bugün Ukrayna’dan gelen mültecilere dil öğreten öğretmen oldu. Hedefinde ise, son bir dil imtihanını verip üniversite okumak var.
ABD merkezli Advocates of Silenced Turkey (AST) direktörü Hafza Girdap’ın önce attığı bir twit ardından YouTube’dan yayınlanan bir canlı söyleşi Birgül Kocal’ın başarı öyküsünü gün yüzüne çıkardı. Hafza Girdap, twitinde Birgül Kocal’la tam 5 yıl önce bir Anneler Günü programında tanıştığını belirtiyordu. Canlı yayına katılan Birgül Hanım’ın hikayesi acılarla örgülüydü. Eşi Almanya’ya geçmişti. Birgül Kocal ise Yunanistan’da kanser hastası oğluyla birlikte aile birleşimi için bekliyordu. Bir taraftan oğlu tedavi olmalıydı. Diğer taraftan oturumun kısa sürede çıkması. Tüm olumsuzluklara rağmen Birgül Kocal, özgürlüğün paha biçilmez olduğunu belirtiyordu.
Aradan geçen 5 yıl Birgül Kocal’ın hayatında önemli değişiklikler yaptı. Aile birleşimi gerçekleşip, oğluyla Almanya’ya geldi. Oğlu Almanya’da tedavi olup, iyileşti. Ailece entegre olmak için hummalı bir gayretin içine girip, dil öğrendiler.
Birgül Kocal’ın hayatında dün yeni bir sayfa açıldı. O artık, öğrendiği dili öğreten biri oldu. Dün Almanca öğrenmek için oturduğu sıralardan, bugün tahta önünde Almanya’ya yeni gelen Ukraynalı mültecilere dil öğreten bir öğretmen oldu. Hedefinde ise üniversite eğitimi var. Son bir dil sınavını geçip, önümüzdeki aylarda kaydını yaptırmayı hedefliyor.
AST’nin YouTube kanalında Hafza Girdap’ın konuğu olan Birgül Kocal, Türkiye’yi terk edip Almanya’ya iltica etmesiyle yeni bir hayata başladığını belirterek, yıllar sonra yeniden işe başlamasıyla uzun zamandır hissetmediği bir duyguyu tekrar yaşadığını söyledi. ‘’İşe başladığım kuruma giderken, ağlamamak için kendimi zor tuttum’’ diyen Birgül Kocal, duygularını şöyle ifade etti; ‘’Endişelerim vardı. Sonra kendime dedim ki, ‘Bu yollardan bende geçtim. Şu anda bu yollardan bir şekilde birilerinin vesilesiyle geçenlere naçizane ufak da olsa bir destek sağlamış oluyorum.’ Bu da beni gerçekten çok mutlu etti. Çok çalıştım, çok istedim. Bu daha yolun başı. İnşallah buradaki herkes istediği hedefe en kısa en kolay en hayırlı ve hızlı şekilde ulaşır.”
Belli bir donem ciddi zorluklardan geçtiklerini belirten Kocal, “Ama hepsi geçti. Güzellikler de teker teker gelmeye başladı. Bugün çok mutluyum. İnsanlara yardımcı olmayı çok istedim. Burada Üniversite okumayı çok istedim ve hala da istiyorum. Bu konuda da çalışıyorum. Sosyal araştırmacı olmak istiyorum. Nisan- Mayıs arası da üniversiteye kaydımı yaptıracağım. Son bir şart için sınava gireceğim. Eylülde de üniversiteye başlayacağım.” şeklinde konuştu.
Ülkesinde elinden alınan özgürlüğün, mesleğini, eşinin ve çocuklarının yaşadıklarını unutamadığını vurgulayan Birgül Kocal, ‘’Bir anda herkesin yaşadığı gibi işimizi, özgürlüğümüzü kaybettik. Süreç bizi yurtdışına savurdu. Bugün eskiden yaptığım işten kendimi bin kat daha mutlu daha iyi daha faydalı hissediyorum. Bugün gerçekten geriye dönüp baktığımda her şeyin üzerinde bir mutluluk yaşadım. Arkadaşlarım, komşum ilk Almanca öğretmenim, Alman arkadaşlar… hepsinin tek tek benim için çok önemi var. Saymakla bitiremeyeceğim kadar çok kişi var. Hepsinin isimlerini sayamıyorum. Dil öğretmek için göreve başlarken bir taraftan mutlu diğer yandan endişeliydim. Dostlarım, bana dediler ki; sana nasıl davranıldıysa ve sende nasıl bir etki bıraktılarsa sende gelenlere (Ukraynalı) öyle yaklaşırsın, öyle davranırsın dediler. Buradan hayatıma dokunan herkese teşekkür ediyorum.”
