AST’nin New Jersey’deki Merkezi ‘Event Hall’ Kapılarını Açtı

Yazar Editör

Yüzlerce gönüllüsü ile 2018 yılından itibaren Türkiye’de yaşanan hak ihlallerini kayıt altına alan ve duyurulmasını sağlayan AST’nin (Advocates Of Silenced Turkey),  New Jersey’deki merkezi olan Event Hall’un resmi açılışı gerçekleştirildi.

Açılışa aralarında akademisyen, insan hakları aktivisti, yazar, avukat, gazeteci  ve AST gönüllülerinin de yer aldığı yaklaşık 150 kişi katıldı.

Açılış programında AST’nin faaliyetleri hakkında bilgi verilirken Yönetim Kurulu Üyesi Sadri Altınok, Event Hall’un kullanım alanlarına değindi. Mekânın seminer, panel, sergi, anma, farkındalık programları ve insan hakları koordinasyon takip programları, kadın ve erkek gönüllülerle aylık buluşma, gençlerle bir araya gelme gibi vesilelerle kullanılacağı aktarıldı.

Açılışta konuşan AST Yönetim Kurulu Üyesi Sait Önal da “AST’ye sahip çıkmak mağdurlara sahip çıkmaktır. Birçok alanda mağdurlara ses olmak için faaliyet gösteren kurumumuz, siz gönüllülerimizin de desteği ile kalıcı bir Event Hall’e kavuşmuştur” dedi.

TÜRKİYE’NİN BİR SESE İHTİYACI VAR

Türkiye’de yaşanan baskı rejimini ilk defa 2017 yılında üniversitede profesör iken öğrendiğini belirten Amerikalı akademisyen Vonya Womack da, “Türkiye’nin bir sese ihtiyacı olduğunu düşündüm. Birçok farklı ortamda bunu dillendirerek, özellikle cezaevlerinde tutsak kadınların yaşadığı hak ihlallerinin raporlaştırılmasında destek oldum. Sizinle gurur duyuyorum ve sessizlere ses olduğunuz için tebrik ediyorum” İfadelerini kullandı.

SOSYAL SOYKIRIM SERGİSİNE KALICI EV SAHİPLİĞİ

Event Hall’un, Amerika’yı adım adım dolaşan ve zulme uğramış yüze yakın hatırayı barındıran Sosyal Soykırım Sergisi’ne de kalıcı ev sahipliği yapacağını söyleyen Soykırım Sergisi Koordinatörü ve AST yönetim kurulu üyesi Aslıhan Kaş, “Üç yavrusunu ve eşini ardında bırakarak gurbette vefat eden Esma Uludağ, gündüz vakti göz göre göre katledilen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, ağır işkence ve hak ihlaline uğramış Kürt sanatçı Hozan Cane, askeri öğrencilerin manevi annesi Melek Çetinkaya ve hala tutsak olan gazeteci Mustafa Ünal bu soykırım sergisinde anılan 40 kişiden sadece bir kısmını oluşturuyor. Toplumun her kesiminden Kürt, Alevi, hizmet gönüllüsü onlarca hayatı bu salonda gerçek şahitleri ile görebilirsiniz ve dostlarınıza gösterebilirsiniz. Soykırım Sergisi’nin hayat bulmasında görev alan çoğunluğu kadınlardan oluşan elliden fazla gönüllüye ayrıca Event Hall’un tefrişatında üstün gayret gösteren yüzlerce gönüllüye sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum” şeklinde konuştu.

UZLAŞTIRICI BİR MİSYON EDA EDECEK

İlahiyatçı-gazeteci Ahmet Kurucan da, Almanya’da Türkiye uzmanı biriyle hak ihlalleri konusunda çalışan bir arkadaşının aralarında geçen konuşmayı aktardı. Uzmanın, ‘Bu kadar zulüm gören ve yok edilmeye çalışan bir grupsunuz,10 senedir ne yapıyorsunuz ki hayatta kalıyorsunuz?’ sorusuna arkadaşının ‘Geride kalan insanlara sahip çıkıyoruz bir ve beraber oluyoruz, yaşadıkları sıkıntıları dünyaya duyuruyoruz.’ dediğini, bunun üzerine uzmanın da ‘İşte bu! Sizi ayakta tutan şey bu dayanışmanız!’ şeklinde tepki verdiği iletti. ‘İşte AST’nin yaptığı tam olarak budur’ diyen Kurucan, “Benim bir hayalim var; Türkiye’deki tüm sıkıntılar bittiğinde bu kurumun şöyle bir misyonu olacağını görüyorum. Belki bir on sene içinde, AST’yi dünyadaki zulümleri duyurmanın ötesine taşıyacaksınız. Nedir bu? Dünyada kurumlar arası ve devletler arası çatışmaları uzlaştırıcı bir misyonu hayata geçirebilecek bir kuruma dönebilir” ifadelerini kullandı.

AST Genel Koordinatör Murat Kaval da konuşmasına, “AST’de çalışanların yüzde 75’i kadınlar ve ben her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diyerek başlarken “Event Hall’de 885 vefat eden kardeşimizi anmak istedik. Hayallerimizden biri de vefat eden kardeşlerimizi anacağımız anıtlar yapmak ve sonsuza kadar onları unutmayıp yad etmek. Destek olan tüm gönüllülerimize ve siz değerli büyüklerimize teşekkür ederim” dedi.

Executive Director Hafsa Girdap ise AST içerisinde kadın hakları ve daha birçok alt başlıkta hak ihlallerini dile getirmek için dördüncüsü düzenlenecek olan Freedom Convention ve Birleşmiş Milletler’de yapılan çok önemli konferanslara hem katılımcı hem organize etmek üzere katılarak hak ihlallerini dile getirdiklerini vurguladı.

“Türkiye’de zulme uğramış arkadaşlarımız bizim için bir şey yapılıyor mu? dendiğinde ilk aklımıza gelen, AST’nin yapmış olduğu faaliyetlerdir. Hayal ettiğimizin ötesinde bir gayretle bu çalışmaları hayata geçiriyorsunuz” diyen İsmail Büyükçelebi de teşekkürlerini ifade etti.

HER ŞEY VEFA DÜŞÜNCESİYLE BAŞLADI

Yazar Mine Leyla ise her şeyin Türkiye’de ardında bıraktığı tutsak meslektaşlarına vefa için bir kitap yazmaya karar vermesiyle başladığını söyleyerek, AST ile tanışmasının ardından beş yüzden fazla kişiyle röportaj yaptığını ve şu anda 7. kitabını yazıldığını bildirdi.  Leyla, Soykırım Sergisi kitabı ‘Kanlı Kravat’ın Google Books’ta yayınlanacağı müjdesini de verdi.

Açılışta söz alan AST gönüllülerinden İlkay Başer de hislerini; “Hücrede, hapiste, gaybubetteki kardeşlerimizin bizlerden bir beklentisi var. Bizim için ne yapıyorlar? diye gözümüzün içine bakıyorlar. İşte tam da bu zamanda onların sesine ses olabilmek çok değerli” sözleriyle dile getirdi.

Bir diğer gönüllü Asiye Büşra ise “Türkiye’de mağduriyet yaşamış tüm insanlarımızın hem seslerini duyuruyoruz hem de yaşananların tarihini yazıyoruz hep birlikte” dedi.

“Silenced Turkey olarak anılan bu kurumun Silenced World olacağını görüyorum ve hayal ediyorum” diyen Âdem Önal, “Bu vesile ile AST’nin dünyadaki zulme uğrayan her kim varsa sesi olacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.

Yaşananların beyaz perdeye aktarılmasının gerekliliğine dikkat çeken  Kemal Esat da “Raporlar, kitaplar elbette çok önemli fakat bizler Nazilere yapılan zulümleri nerden biliyoruz? Yapılan sinemalardan… Burada gerçek eşyaları da nazara vererek, çok yakın zamanda AST sponsorluğunda sinema filmleri görmeyi umut ediyorum” diye konuştu.

Avukat Murat Akkoç ise “Benim için AST neyi ifade ediyor? diye sorarsanız, birçok müvekkilimin de hislerine tercüman olarak ifade edeyim. Unutulmamak adına yapılan tüm raporlamalar ve belgelemeler ile insan hakları kurumları ile bunların paylaşılmasıdır” dedi.

 

 

Diğer Yazılar

“Aç açabildiğin kadar sineni ummanlar gibi olsun. Kalmasın alaka duymadığın ve el uzatmadığın bir mahzun gönül”

 

M.Fethullah Gülen

Bu Sesi Herkes Duysun Diyorsanız

Destek Olun, Hizmet Olsun!

PATREON üzerinden sitemize bağışta bulanabilirsiniz.

© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır  |  @hizmetten.com 

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy