‘Sefinem Gark Oldu’ parçası ile tanınan genç sanatçı Jesku’nun, Eurovision’a uzanan hikayesi

Arnavutluk’un yükselen yıldızı opera sanatçısı Xhoni Jesku Türkçe Olimpiyatları’ndan ses yarışmalarındaki jüri üyeliğine kadar gelen serüvenini anlattı.

Yazar Hizmetten
web

Haber : Cevdet İnan

28 yaşında ki Jesku, şimdilerde Arnavutluk Devlet Üniversitesi Opera Bölümünde Öğretim görevlisi olarak yeni müzisyenler yetiştirmeye devam ediyor.

web

Maddi durumu çok iyi olmayan bir ailenin çocuğu olarak Arnavutlukta dünyaya gelen genç sanatçı, hayatında büyük zorluklar yaşamış. Henüz 10 yaşındayken 13 yaşında ki ablasını kaybeden sanatçı; bu kaybın hayatında büyük değişimlere sebep olduğunu ifade ediyor.

Küçük yaşlardan itibaren müzikle iç içe yaşamaya başlayan Jesku, devlete ait bir müzik okulunda ki yarışmada birinci olarak Türkçe Olimpiyatları öğretmenlerinin dikkatini çekmiş.

Türk öğretmenleriyle Tanışması

Okuldaki coğrafya öğretmeninin kendisini Türk okulu Korca Medresesi’ne yönlendirdiğini ifade eden Sanatçı: “Oraya bir arkadaşımla gittim. Beni dinlediler. Çok beğendiler. Çalışmaya başladık. Onları ilk gördüğümde sıcaklıkları bir aile atmosferi veriyordu. Bunu hissettim. Çocuk halimle güzel günlerin geleceğini düşündüm. Çünkü çok büyük zorluklardan çıktım,“diye konuştu.

Jesku:“Türkiye’den gelen Müzisyen Davud Bey beni dinlemişti. Demişti ki:“Şu ana kadar dinlediğim en güzel ses,”demişti. Kendisine minnettarım. O sözleri beni hizmete çok yakınlaştırmıştır. Unutamıyorum o sözlerini,“ diye ekliyor.

Türkçe Öğrenme Süreci
Öğretmenleri Türkçe Olimpiyatları’na katılabilmesi için Türkçe öğrenmesi gerektiğini anlatan Genç Sanatçı:
“ O zamanlarda bakıyordum. Arnavutlukta herkes dizi izleyerek, şarkı dinleyerek Türkçe öğreniyordu. Türkçe trend bir dildi. Bende Hizmet Hareketi’ndeki abi ve ablalarımın olduğu ortama bakıyordum. Bir aile sıcaklığı vardı. O ortam beni Türkçe öğrenmeye çekti diyebilirim. O zaman öğretmenim bana soruyordu. “Paran varmı?“

“Ben düşünüyordum. Böyle insanlar bulurmuyuz? Dünyada. Medreseye geliş gidiş yapıyordum. Abi bana artık burda kal. Gidiş geliş yapma dedi. Korca Medresesi’nde bana bir oda verdiler. Artık orada kalmaya başladım. Böylece hem hizmetle tanıştım, hemde Türkçe öğrenmeye başladım.”diye konuşuyor.

Hizmetteki abi ve ablalarının kendisine gerçek bir anne baba olduğunu belirten Arnavut Sanatçı; “Hasta olduğumda yanımda olurlardı. Bir ihtiyacım olduğunda hemen o ihtiyacımı giderirlerdi. Harçlıksız bırakmazlardı. Annem çoğu zaman beni merak ederdi ama güvenli bir yerde bulunduğuma onu ikna ettim,“ diyor.

Genç Sanatçı:“Asla unutamam onların yaptıklarını. Vefa borcum var. Hizmete borcum var. Bu işe sahip çıkmak boynumuzun borcudur,“ diyor.

Türkçe Olimpiyatları
Elemelerde birinci olan Xhoni Jesku; Ülkesini Türkiye’de yapılacak olimpiyatlarda temsil etme hakkı elde etti. 11. Türkçe Olimpiyatları için Türkiye’ye geldiğinde çok büyük bir ilgiyle karşılanmış:“Türkiye’de unutamadığım bir anı, Boğaz manzaralı camekanlı bir mekanda sabaha kadar arkadaşlarla sohbet etmiştik. Bunu unutamıyorum,“ diyor.

Naat ekibi içerisinde bulunduğunu anlatan Sanatçı: “Türkiye’nin dört bir yanında turneler düzenledik. On binlerce kişi bizi alkışladı. O ilgiyi, desteği unutamıyorum.”şeklinde eski günlere gidiyor.

O dönemde Arnavutluk’taki iş adamlarının kendilerine çok destek olduğunu ifade eden Jesku:“İş adamlarının yaptığı maddi destekleri eğitimim için kullandık. Belki milyon değildi. Ama o dönem için çok önemliydi. Ailemin durumu iyi değildi. İyi bir üniversiteye girmem hizmet okulundaki aldığım eğitim sayesindedir. Çok büyük bir borcum var. Belki ülkemde çok büyük şeyler bırakacağım. Ama IFLC’ye her zaman geleceğim.

Hocaefendiyi “Sefinem Gark Oldu“ ile Tanıdım
Genç Sanatçı:“Bir ses dinledik. Meraklı bir çocuk olduğum için sordum bu kim diye. Hocaefendi dediler. Bu parçayı koro halinde söylerken hepimiz ağlıyorduk. Hiç bir kelime anlamıyordum Türkçe sınavını geçmiştim ama böyle metaforik sözleri anlayamazdım. Ama hepimiz o sesi duyduğumuzda ağladık. Çünkü o seste bir baba sıcaklığı hissettik,“ diyor.

Xhon Jesku:“Sefinem gark oldu eserini ülkemde arkadaşlarıma dinlettiğimde bana dediler ki; gerçekten Hoca biri mi bunu söylüyor. Şaşırmışlardı. Hocaefendinin sanata verdiği önem, onu çok özel birisi yapıyordu. Bu beni çok etkilemiştir.“ diye konuşuyor.

Hocaefendi’nin kendisini en fazla etkilediği olay ise: “IFLC’de Hindistan’dan Afrika’dan ve dünyanın diğer ülkelerinden gelenlerle sarılmam olmuştur. Hocaefendi barış içerisinde yaşayan insanlık hayal ediyordu. Bu beni çok etkiledi,“diye konuştu.

2016‘da Eurovision Şarkı Yarışmasına Katıldı
Arnavutluk, 2016 Avrupa Eurovision Şarkı Yarışması’nda ünlü sanatçı Eneda Tarifa ile temsil edildi. Kendisi Stockholm’de “Fairytale” adlı şarkıyı seslendirdi. Sahnedeyken Eneda Tarifa’ya vokalist olarak Xhon Jesku’da eşlik etti. Jesku: “Benim için rüya gibiydi. Türkçe Olimpiyatları’ndan Eurovision’a uzanan bir hikaye. O zaman 17 yaşındaydım. Bu başarımı öğretmenlerime borçluyum. Onlara çok teşekkür ediyorum,“ dedi.

2015-2021 Hizmet ile İrtibatım Koptu
Genç Sanatçı:“Türkiye’deki olaylar bizi de etkiledi. Beni tanıyan bütün öğretmenler Arnavutluk’tan gitti. 2015 ve 2016‘da ülkemin en büyük salonunda yapılan IFLC’ye seyirci olarak katıldım. İzlemeye gittiğimde, ben neden sahnede değilim diye içimden geçirip, ağlardım,“ diyor.
Jesku:“Yıllar geçiyordu. Ben operada çalışıyordum. Abilerle irtibatım tamamen kopmuştu. Çünkü beni tanıyan kimse yoktu. Birilerini arıyordum ama. Kimseyi tanımıyordum ki. Çok üzülüyordum. Geceleri ağlıyordum,“ diye konuştu.

Arnavut Sanatçı:“2021 yılında Operada ki Müdürümüz baharda Tiran’daki İskender Bey meydanında çok büyük bir konser yapmak istedi. Şarkıcı olarak bende seçildim.
Ben şarkıyı söylerken, iki Abi oradan geçiyormuş. Birisi demiş ki:“Bu sesi ben bir yerden tanıyorum. Bu bizim Xhon’umuz. Gidip onu alalım,“ demiş. O kimdi biliyor musunuz? 2012‘de beni ilk dinleyen Sema Foundation’in müdürüydü. Ümidim bittiği yerde tekrar yeşerdi. İşte nasip. Ayırmayan Allah ayırmıyor. İsteselerdi ordan geçip giderlerdi. Ama gitmediler. İşte hizmet bu.
Yanıma geldiler:“Xhon bir gün seni bıraktık. Özlemiştik seni. Artık ayrılmayacağız. Affet bizi,“ deyip birbirimize sarıldık. Hepimiz ağlıyoruz. Başka bir gün yemek yiyoruz. Benden öğrenciler yetiştirmemi istediler. Ve böylece başladık. Hizmet beni bırakmadı. Bende bırakmayacağım.
Son olarak hizmet insanlarına da mesajı var genç sanatçının:“Hizmetlere devam edin. Eğitimli bireyler yetiştirmeye devam edin. Hizmet artık dünyaya mal oldu. Sevgi tohumları ekmeye devam edin. Dünya’nın size ve hizmete ihtiyacı var. Durmadan yürüyün,“ diyerek sözlerini noktaladı.

Diğer Yazılar

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy