Avenir Communication Grubunun Genel Müdürü ve Uluslararası Fransızca Konuşan Basın Birliğİ Başkanı gazeteci Madiambal Diagne, Hocaefendi için bir taziye mesajı yayınladı.
Diagne’nin video ile paylaştığı mesajı şöyle:
Fethullah Gülen Hocaefendi’nin vefatı, insanlık için, İslam ümmeti için büyük bir hüzün, çok büyük bir kayıptır.
Hocaefendi, Tayyip Erdoğan rejimi tarafından zulme uğrayıp Amerika Birleşik Devletleri’ne sığınmış bir Türk vaiziydi.
Onun insan sevgisiyle tanınmış biri olduğunu herkes bilir. O, öğretmen olma sevdasıyla, eğitici olma aşkıyla bilinen bir insandı. Hizmet hareketini dünya çapında bir yardımlaşma ve dayanışma ağı olarak kurdu ve bu ağ, özellikle eğitim alanında önemli bir yer edindi. Hizmet hareketi sayesinde Senegal’de Yavuz Selim okulları açıldı ve bu okullar, Senegal halkının gözleri önünde büyük başarılar elde etti.
Bu okullar, Senegal’in milli eğitim sisteminin bir mücevheri gibiydi. Genç Senegallilere kaliteli bir eğitim imkanı sunmuş, ülke içinde olduğu kadar uluslararası alanda da büyük bir itibar kazanmıştı.
Bu hepimiz için büyük bir kayıp. Hocaefendi’nin ailesine, talebelerine, dostlarına ve tüm sevenlerine taziyelerimizi sunuyoruz. Aynı zamanda Türkiye’ye, dünyaya, özgürlükten ve demokrasiden yoksun olan herkese, bütün inananlara başsağlığı diliyoruz. Bu, İslam ümmeti için çok büyük bir kayıptır.
Hocaefendi ile kişisel olarak derin bir dostluğum vardı. Amerika Birleşik Devletleri’nin Pennsylvania eyaletindeki inziva yerinde kendisiyle sık sık görüşürdüm. O, beni sohbetlerine davet edecek kadar büyük bir nezaket sahibiydi. Onun karakterini, geniş ufkunu ve özellikle Senegal’e, Serigne Touba’nın öğretilerine olan derin ilgisini yakından tanıma fırsatım oldu. Bu öğretilerle kendisini çok yakın hissederdi.
Bu hepimiz için çok büyük bir kayıp. Bir kez daha Hocaefendi’nin hayatının böyle sonlanması hepimizi derinden yaralıyor. Biz Senegalliler için de çok acı bir durum, çünkü Yavuz Selim okulları deneyimi bizim için harika bir tecrübeydi. Ancak, Macky Sall hükümetinin, Tayyip Erdoğan rejiminin baskılarına boyun eğmesiyle bu okullar kapatıldı, ve bu büyük bir pişmanlık olarak hatırlanacak.
Biz bu durumu o zamanlar protesto ettik, hukuki yollarla mücadele ettik ve uluslararası alanda da konuyu gündeme taşıdık. Ancak devletin zorla yapmak istediği ön planda tutuldu ve maalesef bu okullar kapatıldı.
Bu, hepimiz için derin bir üzüntü kaynağıdır. Hocaefendi’nin vefatı, bizlere o dostluk dolu günleri, kardeşlik bağlarını ve paylaştığımız değerleri bir kez daha hatırlatıyor.
