Enteresan Devreler | Safvet Senih

Yazar Hizmetten

Yıllar, mevsimler, günler hepsi de belli ritimler içinde dönüp dolaşıp aynı noktaya gelmekte.. Zaman mevzuunun sonunda dokunup geçtiğimiz gibi haklı olan doğulu düşünce; zamanı, ahenkli bir seyirle aynı noktalara dolanıp gelen bir gerçek olarak ele almıştır. Atomun güneş sistemine benzeyişi ve onu hatırlatışı gibi, en küçük bir aşire parçası bile gelip geçen asırları; sabah, haşir sabahını; bahar, öğle ve yazı; ikindi, güzü; akşam ve siyah kefenli gece, kışı ve tezadi münasebetiyle beyaz kefenli kar manzarasını hayale getirir. Nasıl kış uykusundan mevsimi gelince kup kuru yer, hevam ve haşarat silkinip uyanırsa, gaflet hatta dalalet uykusundan da nesiller öylece kendilerine gelip uyanarak yeniden tarih sahnesine çıkarlar. Evet, her geceden sonra bir nehar her kıştan sonra bir bahar muhakkaktır. Tarih tekerrürlerle doludur.

Devreler iyi bilinirse, ona göre önceden vaziyet alınmış olur: Su baskınlarına, salgın hastalıklara, depresyonlara, harplere karşı.. Çünkü iktisadi krizler belli zaman aralıklarından görüldüğü gibi, banka hesaplan her üç ayda bir yükselir. Hayvanlarda da bu devr-i daimi görmek mümkündür. Mesela: Kanada Vaşak’ının en bol olduğu zaman 9,6 şar yıllık devreler şeklindedir. Atlantik som balığı yakalayan balıkçılar en bereketli aylarını her 9,6 yılda bir yapmaktadırlar. Kanada Karpatik tavşanı, Illinois’in Chinch böceği, samur, balıkçıl, baykuş ve atmaca topluluğu her 9,6 yılda bir kere zirveye ulaşır. ABD’de ortalama buğday mahsulü aynı ara ile artış gösterir. İngiltere’de rastlanan kalp hastalığı istatistiği de aynı artıştadır.

Farelerin sebep olduğu veba, her 4 yılda bir görülür. Norveç kır fareleri her 3,9 yılda bir denize üşüşür ve yok olurlar. Çekirgelerin (9,2), (15) ve (22,7) gibi üç ayrı devrelik muayyen faaliyet zamanları vardır.

İlim adamı Edward R. Dewey bu mevzuda hükmünü şöylece veriyor: “Bilemediğimiz bir güç mevcut olmalı.. Nitekim bunun mevcudiyetine dair deliller de var ve bu güç insan kitlelerini uyan- yor ve baskı altına alıyor. Bu aynı güç bitki hayatını, hayvanların yaşayışını, hatta iklimi tesiri altında tutuyor!..”

Devreler tekrar tekrar büyük bir intizam içinde meydana geliyorlar. Kanada Pasifik demiryollarının taşıdığı yük (kilometre x ton) olarak 9,2 aylık devreler halinde 48 kere aynı olmuştur.

Kırım’daki Saki gölü tabanında bulunan tortu tabakalarının kalın ve ince olarak bulunduğu zamanlar arasında 17,3 yıllık devreler vardır. Bu durum zamanımızdan önce, ta (2295) e kadar gidilecek olursa bu devrelerin bu ara ile tekrarlandığı tespit edilebilir.

Milletlerarası savaşlar indeksinde 11,2 yıl devresi gerek milattan önce, gerekse milattan sonra aynı uzunluğu muhafaza etmiştir.

İşin en enteresan tarafı devrelerin farkına varıldığı halde, aynen tekrarlanmasıdır. Mesela, 1874 de ham demir fiyat oynamalarının 27 yıl ara ile tekrarlanmış olmasına rağmen bu hal II. Dünya Savaşına kadar öylece devam etmiştir. Hatta şartlar değişmekte fakat devreler aynı kalmaktadır, İngiltere’de işlenmiş demir fiyatlarındaki 16,7 yıllık oynama devresi 12’ den “sanayi inkılâbı”na, oradan da “atom çağına” kadar hep aynı şekilde devam etmiştir.

Öte yandan şuurlu ve iradeli olan insanlığın tarihinde de öyle hadiseler vardır ki, herşeyin üzerinde, kaderi bir hükümranlığı ayan beyan göstererek; tarihin gelişi güzel bir kör dövüşü olmadığını ortaya koyduğu gibi beşeri irade ile de ayarlanacak cinsten şeyler olmadığını da gözler önüne sermektedir. Mesela:

Gazneli Mahmud’un Hindistan’ı ele geçirmesi Hicri 400
Timur’un Hindistan’ı ele geçirmesi Hicri 800
İngilizlerin Hindistan’ı ele geçirmesi Hicri 1200
Arada tam 400’er senelik müddet var.
İran’dan Bağdat’ın alınması Hicri 1048
Azerbaycan’ın İran’a geri verilmesi Hicri 1148
Bu alış-veriş tam yüz sene aralıkla olmuş.
Girit’in fethi Hicri 1080
Çeşme bozgunu Hicri 1180
Fetih ve Bozgun arası tam 100 sene.
Tam 100 sene sonra, rüzgâr tersine esiyor.
Alman ve Fransız İhtilalleri arasında 1918 —1789 = 129 sene var.
Hitler ve Napolyon’un:
İktidara gelmeleri arasında 1933 — 1804 =129 sene var,
Viyana’ya girmeleri arasında 1938— 1809 = 129 sene var.
Rusya’ya taarruzları arasında 1941 —1812 = 129 sene var.
Hezimete başlamaları arasında 1943 —1814 = 129 sene var.
Birinin intihan, diğerinin esareti arasında 1945 — 1815 = 130 sene var. İşte benzer taraftan bulunan iki devletten iki liderinin kader çizgilerindeki enteresan benzerlik.
Abraham Lincoln ile Kennedy’nin kader örgülerindeki benzerlik:
Lincoln, kongreye 1847 de seçildi.
Kennedy, kongreye 1947 de seçildi.
Lincoln, başkanlığa 1860 da seçildi.
Kennedy, başkanlığa 1960 da seçildi.
İkisi de uzun boylu idi ve askerliklerini yapmışlardı.
İkisinin de eşleri onlar başkan iken birer çocuk yitirdi.
İkisi de eşlerinin yanında iken, Cuma günü kafalarının arkasından kurşunlandılar.
Lincoln’ün sekreteri, kendisine tiyatroya gitmemesini söyledi.
Kennedy’nin ise, soyadı Lincoln olan sekreteri de kendisine Dallas’a gitmemesini söyledi.
İki başkanın da seleflerinin soyadı Johnson’du.
İki başkanın katillerinin soyad ve isimlerinin harf sayısı 15 idi. Booth 1839 da, Oswald ise 1939 da doğmuştu.
Katillerinin ikisi de yakalandıktan sonra başkaları tarafından vurularak öldürüldüler.
Katillerin ikisi de akıl hastasıydı. Katillerin ikisi de güneyliydi.
Ayrıca iki başkanın da cenaze töreni birbirine uyuyordu.
Oğuz Handan Hicrete kadar (Hicret öncesi) 1400
Türklerin Çin’i istilasından hicrete kadar (H. öncesi) 700
Selçukluların müslüman olması (Hicri) 350
Selçukluların hükümet müddeti (Hicri) 350
Osmanlı Devletinin kuruluş tarihi (Hicri) 700
Türkler için 700 de bir düğüm var gibi. Hicretten önce 1400 Oğuz Han noktasına götürüyor. Hicretten önce 700 Çin’i istila ettikleri noktaya götürüyor. Hicretten sonra 700 ikiye bölünüyor. Hicri 350 tarihinde müslüman oluyorlar. 350 sene hükümet sürüp, hicretten sonra 700 seneyi böylece tamamladıktan sonra içlerinden Osmanlılar meydana çıkıyor. Ve 700 sene devam ediyorlar. Şimdi ise tarih yeni bir tekerrürle karşı karşıya. Çünkü bu sene tarih 2 x 700 = 1400 u gösteriyor.

Safvet Senih

Diğer Yazılar

“Aç açabildiğin kadar sineni ummanlar gibi olsun. Kalmasın alaka duymadığın ve el uzatmadığın bir mahzun gönül”

 

M.Fethullah Gülen

Bu Sesi Herkes Duysun Diyorsanız

Destek Olun, Hizmet Olsun!

PATREON üzerinden sitemize bağışta bulanabilirsiniz.

© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır  |  @hizmetten.com 

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy