Belçika’daki KU Leuven Üniversitesi’nde Düzenlenen ’21. Yüzyılda İnsanlığa Karşı Suçlar Konferansı’ Sona Erdi

Yazar Hizmetten
web

Belçika’daki KU Leuven Üniversitesi’nde 24-25 Kasım tarihlerinde organize edilen “21’inci Yüzyılda İnsanlığa Karşı Suçlar: Uluslararası Kuruluşların Rolü” konulu uluslararası konferans sona erdi.

Konferansta 21. yüzyılda islenen insanlığa karşı suçlar kapsamında uluslararası kurumların rolü, bu kurumların güçlendirilmesi, insanlığa karşı islenen suçların engellenmesi gibi birçok konu ele alındı.

Baskı ve zulmün ardından Türkiye’deki akademik mesleklerini kaybeden akademisyenler ve Türkiye’deki insan hakları ihlalleri üzerine çalışan Avrupalı önemli hukukçular tarafından organize edilen konferansın ardından katılımcıların konu ile ilgili çalışmalarının bir araya getirileceği bir kitap çıkarılması da planlanıyor.

AMACIMIZ BU İNSAN HAKLARI İHLALLERİNİN TEMELİNİ ANLAMAK

TR724’ten Ersan Kırlı’nın aktardığına göre konferansın açılış konuşmasını Prof. Dr. Hüseyin Demir yaptı. Demir, açılış konuşmasında “İnsanlığa karşı suçlar en ağır insan hakları ihlalidir. Amacımız bu ihlalin temel nedenlerini anlamaktır. Birlikte anlamlı bir etki yaratma ve daha adil ve insancıl bir dünyaya giden yolu açma gücüne sahibiz. Uluslararası toplum, insanlığa karşı işlenen suçlara müsamaha göstermemeli, ilgili kurumları ve kendi hükümetlerini bu zulümlere en etkili şekilde karşılık vermeye ve durdurmak için ne gerekiyorsa yapmaya zorlamalıdır” dedi.

UYGUR NÜFUSU YAKINDA YOK OLACAK

Konferansın ‘Devlet Suçları ve İnsan Hakları’ ikinci panelinde Londra Queen Marry Üniversitesi’nden Penny Green’in, ‘Soykırımın kolaylaştırılması: Birleşmiş Milletler’in Özel Durumu Üzerine Gözlemler’ isimli sunumunun ardından SOAS’dan Aziz Isa Elkun, insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamında Çin’in Uygur Soykırımı masaya yatırdı. Elkun, Çin’in Uygur soykırımını İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana bir ülkenin belirli bir etnik kökene karşı açıkça işlediği en kötü suçlardan biri olarak nitelendirdi. Aziz Isa Elkun, hücrelere atılan Uygurlu tutukluların yüzde 10’undan fazlasının 3 aydan kısa bir süre içinde hayatını kaybettiğini ve bu durumun devam etmesi halinde Uygur nüfusunun yok edilmiş olacağını söyledi.

MİLYONLARCA İNSAN NASIL TERÖRİST OLABİLİR, BU ÇILGINLIK

Memorial University of Newfoundland’den Prof. Dr. Mehmet Efe Çaman, “Otoriterleşmenin Dinamikleri” isimli sunumunda Türkiye’deki sistematik insan hakları ihlallerini, baskıyı ve hedef alınan grupların rejim tarafından insanlıktan çıkarılmasını inceledi. Prof. Dr. Mehmet Efe Çaman, Gülen Hareketi ve Kürt hareketine yapılan baskı ve zulümler üzerinden Türkiye’nin otoriterleşmesi, insan hakları ve demokratik standartlarda gerilemeye değindi.

“Rusya, Venezuela, Belarus ve Türkiye gibi seçimleri olan ancak demokrasi olmayan pek çok ülke var” diyen Çaman, Türkiye’de rejimin demokratik yollarla değişmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Erdoğan’ın Kürtlere ve Gülen Hareketi’ne karşı hukuksuzlukları kendi rejimini güçlendirmek veya gücünü konsolide etmek için kullandığını belirten Çaman, “milyonlarca insan nasıl terörist olabilir, bu çılgınlık” dedi. “Bu ülke neden hala demokrasi olarak adlandırılıyor?” diye soran Çaman, “Ülkede 4 yılda bir seçimler olması sebebiyle Türkiye’yi demokrasi olarak tanımlamak için hiç teori bilmiyor olmak lazım” dedi.

Çaman ayrıca şu değerlendirmelerde bulundu: “Eğer üniversitede hukuk okursanız ilk öğreneceğiniz şeylerden biri, bir gruba ait olmanın suç teşkil eden bir eylem olarak değerlendirilemeyeceği ilkesidir. Türk Hükümeti bir gün uyanıyor ve durup dururken ‘biliyor musunuz tüm yargıçların %36’sı aslında teröristti’ diyor, onlarca yıldır yargı için çalışıyorlardı, eğer terörist iseler onları nasıl işe aldınız, bir gecede nasıl fark ettiniz? İnsanlar kendi temsilcilerini, diyelim ki belediye başkanını seçiyor ve bu belediye başkanları çoğunlukla tüm oyların %60’ından hatta %70’inden fazlasını alıyor. Resmi olarak seçilen insanlar hapse atıldığında, bu herhangi bir liberal demokrasi için anlaşılmaz bir durum. Nasıl oluyor da seçilmiş belediye başkanı ertesi gün hapse giriyor?”

GAZZE VE FİLİSTİN’E DESTEK MESAJI

Londra Queen Marry Üniversitesi’nden Penny Green de ‘Soykırımın kolaylaştırılması: Birleşmiş Milletler’in Özel Durumu Üzerine Gözlemler’ isimli sunumuyla katkıda bulundu. Penny Green, sunumuna başlamadan önce İsrail’in saldırısı altında olan Filistin ve Gazze’deki siviller ve çocuklar için dayanışma çağrısında bulundu. İsrail’in Filistin’de uyguladığı politika ve askeri operasyonların soykırım tanımına uyduğunu dile getirdi. Birçok siyasinin Ukrayna ve İsrail’i birbirine benzetmesinin aksine bombardıman altında olan Filistinlileri Rusya işgali altında Ukraynalılara benzeten Green, ayrıca Belçika’daki taşımacılık işçileri sendikalarının İsrail’e gönderilmesi planlanan askeri ekipmanın gönderilmesine karşı çıkmalarını da hatırlatarak onlarla da dayanışma içinde olunması gerektiğini söyledi.

Penny Green, yıllardır işgal altında olan ve sivil, kadın, çocuk ayrımı gözetilmeksizin bombalanan Filistin için dayanışma mesajı verdikten sonra Myanmar’da yaşananların da bir soykırım olduğunu ifade etti ve “Birleşmiş Milletler’in Myanmar’da yaşanan soykırım konusunda özel bir dikkat göstermesi gerektiğini düşünüyorum.” dedi.

ZULÜM HER ZAMAN BAŞKA BİR SUÇLA BAĞLANTILIDIR

Amnesty International Hukuk Danışmanı Hugo Relva ise konferanstaki sunumunda “Zulüm bağımsız bir suç değildir, her zaman başka bir suçla bağlantılıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Belçika KU Leuven Üniversitesi araştırmacılarından Zoë Grossi de sunumunda “Kişilerin zorla kaybedilmesi, nüfusun sınır dışı edilmesi veya zorla nakledilmesi, işkence ve uluslararası hukukun temel kurallarını ihlal ederek fiziksel özgürlükten hapsetme veya diğer ciddi mahrumiyetler insanlığa karşı suç teşkil eder” vurgusu yaptı.

web

Diğer Yazılar

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy