Orange County’de Hocaefendi’yi Anma Programı

Amerika’da faaliyet gösteren Pacifica Institute, Hocaefendi’nin mirasını yaşatmak amacıyla Orange County’de bir anma programı düzenledi. Program, Kâri Hamza Bilgiç’in Al-i İmran Suresi’nin 189-200. ayetlerini okumasıyla başladı.
Programın ilerleyen bölümünde, Hocaefendi’nin hayatına dair kısa bir video gösterilirken, çeşitli ülkelerden gelen dostları, Hocaefendi’nin hayatı ve bıraktığı miras üzerine duygu dolu anılarını paylaştı.

Tanzanya’dan Thokozani konuşmasında, “Hizmet cemaati, gerçekten önemli bir şahsiyeti kaybetti. Kendisi bize sık sık ölümü hatırlatır, her birimizin zamanı geldiğinde bu dünyadan ayrılacağını söylerdi. Benim adım Thokozani, Güney Afrika’da küçük bir ülke olan Malawi’de büyüdüm. Fethullah Gülen’in ilham verdiği bir okulda eğitim aldım. Okulumuz, barış, sevgi ve birlik ilkeleri üzerine kurulmuştu; bu değerler, Gülen Hoca’nın özünü yansıtır. Büyük bir tevazuya sahipti ve barış ve uyumla dolu bir dünya hayal ediyordu. Yazılarında ve sohbetlerinde bir arada yaşamanın, şefkatin ve herkes için daha iyi bir dünya arayışının önemini vurguladı. Artık bize düşen, barış, sevgi ve uyum ideallerini yaşatmak ve yaymak. Hoca Efendi, Afrika, Asya, Avrupa ve Amerika’da sayısız okulun kurulmasını teşvik etti ve benim en büyük rol modelim oldu.” ifadelerini kullandı.

Hocaefendi’nin talebesi Recep Doğan ise konuşmasında, Hocaefendi’nin merhamet dolu kişiliğine dair bir anısını paylaştı. Doğan şunları kaydetti: “Hocaefendi, yaşadığı kamp alanında ara sıra dolaşır, etrafında toplanan bizlere hitap ederdi. Bir gün, gözden kaçmış gibi görünen, kuruyan bir ağacı fark etti. O ağacın iyiliği için birkaç gece dua etti. Bir gece, manevi olarak Allah’a yakınlık hissettiği özel bir an yaşadı. O kadar ki, uyumak yerine ağaca dokunup dua ederse canlanabileceğine inandı. Fakat dışarı çıkmaya hazırlandığında kapıların kilitli olduğunu fark etti. Ağaca ulaşamamak onu derinden üzdü. Hocaefendi için merhamet yalnızca insanlarla sınırlı değildi; tüm canlıları, hatta tek bir ağacı bile kapsıyordu.”

Dr. Daniel Skubik, böyle bir değeri kaybetmenin hüznünü dile getirirken, işkadını Jennifer Dietz, Hocaefendi’nin yolundan giden hizmet gönüllülerine duyduğu saygıyı ve onların Kuran’ı daha iyi anlamaya vesile olmalarını takdirle ifade etti. Dr. Nazir Khadja ise Türkiye ziyaretinde Hizmet Hareketi’nin topluma kattığı değerleri bizzat gözlemlemenin kendisinde yarattığı hayranlığı paylaştı. Dr. Gerald Whitehouse, Hocaefendi’yi ziyareti sırasında onun incelik ve misafirperverliğinden çok etkilendiğini belirtti.

Orange County’de dinlerarası diyalog çalışmaları yürüten Charlie Niederman, Hocaefendi’nin bilime ve dine aynı anda yer veren bakış açısının önemine değinerek, onun mirasını yaşatmanın büyük bir sorumluluk olduğunu ifade etti.
Programın sonunda, davetliler duygu ve düşüncelerini paylaşmaları için anı defterine davet edildi. Bu anlamlı buluşma, Hocaefendi’nin hatırasının ve insanlığa bıraktığı mirasın yaşatılması adına önemli bir adım oldu.