Biraz da insanın bedeninin güzelliğinden bahsedelim
Vücudunun biçimi ve fonksiyonlarının mükemmel ayarlanmasıyla, inanılmayacak ölçüde ideal bir yapı halini alan insan mahiyetinin, uzuvlarından hangisinin morfolojisine (dış görüntüsüne),anatomisine (iç yapılarına) ve fizyolojisine (doku ve organların nasıl çalıştığına) dikkat edersek edelim, bu mükemmellik karşısında kendimizden geçeriz.
Aklı ve vicdanı sağlam bir insan, enfüsi (içe dönük) tefekkür ettiğinde, yaratılış itibariyle kendisinin ana rahmindeki meydana getirilişinden tâ mevcut kusursuz tasarımına kadar ki gelişimini görebilir. Bu mükemmellik elbette sadece insan için geçerli değildir.
Özellikle maddi yapı itibariyle her canlı hayvan ve bitki türünün(çeşidinin) her birinin kendisine has ayıt edici özelliklerinin olduğu düşünüldüğünde, hakikatin hiç te küçümsenmeyecek bir boyutta olduğu anlaşılır.
İnsan olmanın onurunu duymak ne güzel
Ancak burada unutulmaması gereken bir husus ta şudur. Cenab-ı Hakkın (cc) ayeti kerimesinde mevcut canlı varlıklar arasından insanı muhatap seçmesi onu eşrefi mahlûk olarak yaratmasını kuvvetlendiren şu ayeti hatırlayalım:
“Şüphesiz ki Allah (cc) insanı kendine has rahman suretinde yarattı.”
Allah’ın(cc) isimlerinin tecellisi varlık tabakaları arasındaki tecellileri kademe kademedir. İnsanda ise isimlerinin tecellisi azam (en yüksek) seviyededir.
Bir örnek verecek olursak:
Allah’ın (cc) Hakîm isminin taş ve su gibi cansız varlıktaki tecellisi, hiç bir zaman bitkideki, hayvandaki hele hele bir insandaki tecellisi aynı seviyede değildir. İnsanın madeninde bir kıymet vardır. Şeytanı isyan ettiren de bunu kabullenememesidir.
İnsanlar içersinde de Efendimiz(sav), feyz-i akdesten yani Cenab-ı Hak’tan gelen nurlar ve feyz-i mukaddesten yani sıfatlarından gelen bütün nurlara camidir.
Kamil insan olmak isteyenler Efendimizin (sav) izinden ayrılmamalılar.
Hizmetten | Zekeriya Çiçek