EMİN KARALAR
‘’Çok neşeli, merhametli, kıpır kıpır, hayat dolu bir insandı. Evimizin neşe kaynağı gitti.“ Bu sözlerle anlatıyor eşi Nihal hanım geçtiğimiz 23 Kasım tarihinde Almanya´nın Frankfurt şehri yakınlarındaki Mörfelden kasabasında hayata gözlerini yuman ve ebedi aleme göçen merhum Nedim Kuşat’ı.
Yaşadığı kasabadaki hemşehrilerinden Güven Koçtürk´ün ağzından ise şu cümleler dökülüyor onu anlatırken: ‘’En az 20 yıldır tanıyorum. Sohbetlerde çokça beraber bulunmuşuzdur. Samimi bir insan, sözünde duran bir dosttu. Kardeşim gibi bilirim kendisini.“
Kimdir Nedim Kuşat?
53 gibi genç bir yaşta hayata veda eden ve geride biri kız olmak üzere üç çocuk bırakan Nedim Kuşat 1969 yılında Kayseri’nin Sarıoğlan ilçesinde dünyaya gelir. Sekiz kardeşten en küçükleridir. İlkokul ve ortaokulu Sarıoğlan’da okur, Kayseri’de endüstri meslek lisesini bitirir. Üniversiteye hazırlık için İzmir Bornova´ya gider. Hizmet ile tanışması da bu yıllarda olur.
İzmir’den Kırşehir’e taşınır, Anadolu’nun bu şirin kentinde yüksek öğrenimini inşaat alanında tamamlar. 1992 yılında ise Zaman Gazetesi Niğde temsilciliği ile medya alanına adımını atar. Resmi statüsü gazete temsilcisidir. Ancak o yapılması gereken her işle ilgilenir. Yeri geldiğinde muhabirdir, yeri geldiğinde fotoğrafçı, yeri geldiğinde de temizlikçi…
Takvimler 1994 yılını gösterdiğinde ise hayatında yeni bir dönem başlar ve kendisi gibi Kayserili olan Nihal hanımla evlenir. Çiftin tayini İskenderun’a çıkar, yıl sonuna doğru da kader onlara yurtdışının yolunu gösterir. İlk durak Romanya’dır. Burada sekiz dokuz ay kadar kalırlar. Bu süre zarfında tanıştıkları insanlardan biri de Saber hala diye anılan oranın Türklerinden bir kadındır. ‘’O bize orada ablalık yaptı. Saber hala gelen herkese sofrasını açan biriydi’’ diyor Nihal hanım o yılları hatırlarken ve tanışmalarını şöyle anlatıyor: ‘’Saber hala dua edermiş ki, oralara ağzı dualı ve abdestli insanlar gelsin, Allah kendisini öyle insanlarla tanıştırsın ve o da ikramlarda bulunsun. Dualarından kısa bir süre sonra ise bizim arkadaşlarla tanışıyor.“
Romanya’dan sonraki durak Bulgaristan’dır. Başkent Sofya’da yine Zaman’ı temsil ederler. İlk çocukları Safa burada dünyaya gelir. Bulgaristan’da yaşama şartları kötüdür, ayrıca maddi imkanları da oldukça kısıtlıdır. Peki, Kuşat ailesi farklı yabancı ülkelerde yaşamanın getirdiği zorlukları nasıl aşmıştır? ‘’Gittiğimiz her ülkede dil sorunu vardı. Elbette çok zorluklar yaşadık. Ben daha çok zorlandım“ diyor Nihal hanım ve devam ediyor: ‘’Ailemin maddi durumu iyiydi. Her şeye yeniden sıfırdan başlamanın getirdiği zorluklar var. Ama bizim bir idealimiz vardı. Hizmetimizin bizlere verdiği motivasyonla aşabildik.“ Nihal hanım Balkanlardaki o günleri çok zorlu olsa da çok güzel günler olarak hatırlıyor; ‘’Tekrar geri dönme şansımız olsa o zorlu günlere dönmek isterdik.“ Diyor.
Üç yıllık Bulgaristan görevinden sonra Kuşat ailesine yeni bir yolculuk görünür. Bu sefer 1998 yılının Ağustos ayında Almanya’ya gelirler. İlk olarak Frankfurt yakınlarındaki Zaman Gazetesi Almanya tesislerinde reklam servisinde göreve başlar. Grafikerlik yapar, sonra haber merkezine geçer. Ailem dergisi gibi değişik mecralarda yazıları yayınlanır. Diğer iki çocuğu Akif ve Dilara Almanya’da dünyaya gelir. Yaklaşık 15 yıl sonra ise gazeteden ayrılır.
40 yaşından sonra ailesinin geçimini sağlamak için yeni bir meslek öğrenmek durumundadır. Youtube üzerinden cep telefonu ve bilgisayar tamirciliği hakkında kendini geliştirir. İlk önce eve siparişler alır, sonra iş büyüyünce yaşadığı kasabada kendine bir dükkân açar.
Bu dönemde 15 Temmuz süreci yaşanır. Eşinin ifadelerine göre 15 Temmuz onun hizmete bakışını etkilemez. ‘’Tam tersi, daha çok bağlandı. İnsanlara yardım elini uzatma noktasında gayretleri arttı.“ Diyor eşi Nihal hanım onu anlatırken. Hatta bu konuda gelirinin bir kısmını ülkedeki zor durumda olan insanlar için ayırır. Ancak 15 Temmuz sürecindeki iftiralar Nihal hanımın üzerinde derin etkiler bırakır: ‘’Bizler ülkesini, insanlarını çok seven insanlardık. İyilikten başka bir şey istemedik. 15 Temmuz’dan sonra bizlere terörist dediler. İnsanların yakın akrabalarını bile bu iftiralara inandırdılar. Artık süreç düzelse bile bizler için dönme diye bir şey yok. O kadar kırgınım ki bu iftiralara inanan insanlara.“
Rahmetli Nedim Kuşat vefatına yol açan hastalığını 2022 yılının temmuz ayında öğrenir. ‘’Son günlerini yanında geçirdik. Kelime-i şehadetler, kelime-i tevhidler getirerek ebedi aleme göç etti.“ İfadeleri ile anlatıyor eşi Nihal hanım son zamanlarını: ‘’Üç evladımız var bekar. Mesela Safa’nın evlenmesini çok istemişti. Ancak son anlarına kadar mağdur olan arkadaşlarını düşündü. Allah’ım bana verdiğin imkanlardan mağdur olan arkadaşlar için elimden geldiğince yardım etmeye çalıştım. Eğer bundan sonra da yardım edeceksem senden ömür diliyorum diye dua ederdi.“
Nedim Kuşat bulunduğu yerde hizmet adına yeni fidanların tutması için çaba sarfeder. Onun dostluğuna tanık olanlardan biri de 15 Temmuz sürecinde Avrupa’ya gelenlerden Mehmet Sağlam’dır. 2017’de Almanya´ya gelen Mehmet Sağlam, yedi ay sonra Mörfelden kasabasına taşınır ve burada Nedim Kuşat ile tanışır. O dönemi şöyle anlatıyor Mehmet bey: ‘’Buralarda tanıdığım ilk abiydi. Devamlı bir ihtiyacım olup olmadığını sorardı. Maddi manevi olarak desteğini hiç eksik etmedi. Yeni gelen arkadaşlara ne yapabiliriz diye beyin jimnastiği yapardı, Türkiye´deki arkadaşların sıkıntısı ise onu çok üzerdi.”
23 Kasım Çarşamba günü vefat eden aile babası, dost, hizmet insanı Nedim Kuşat, Walldorf mezarlığının Müslüman bölümüne 30 Kasım günü sevenlerinin katılımı ve duaları ile ebedi aleme uğurlandı. Geride sevenlerinin gönlünde büyük bir boşluk ve burukluk bıraktı. Kızı Dilara’nın vefatının birinci ayında babasına seslendiği satırları ise ayrı bir özlem ve sevgiyi dile getiriyordu…
Bugün 1 ay oldu Baba.
1 aydır evine gelmiyorsun.
1 aydır sesini duyamıyoruz.
1 aydır sarılamıyoruz, öpemiyoruz,
Kokunu içimize çekemiyoruz.
Ev sensiz çok boş be Baba.
Baba senin gibi artık kimse kızım,
gülüm, meleğim, zeytin gözlüm demiyor.
