Görme engelli avukat üçüncü kez tutuklandı: Zulüm ‘engel’ tanımıyor

Yazar Editör

 

Yüzde 100 görme engelli ve hemofili hastası avukat Mehmet Ali Uçar, Cemaat’e yönelik soruşturmalar kapsamında 11 Ocak’ta tutuklanarak İzmir Buca Kırıklar F Tipi Cezevine gönderildi. Uçar’ın soruşturma dosyasına giren suçu, gözaltına alınan mağdurların avukatlığını yapması, maddi durumu iyi olmayan öğrencilere burs vermesi ve yasal olarak faaliyet gösteren Kimse Yok Mu Derneği’ne bağışta bulunması. Uçar’ın evinde yapılan aramada ayrıca Efendimiz’in (sas) hayatının anlatıldığı Sonsuz Nur kitabı bulunmuş. Söz konusu kitap da ‘terör örgütü üyeliği’ suçlamasının delili olarak dosyada yer alıyor.

Adli Tıp’ın ‘yüzde 100 engelli, cezaevinde kalamaz’ raporuna rağmen sırf bu nedenlerden dolayı Uçar, 95 gündür tutuklu. Ailesi, Uçar’ın sağlık durumundan endişeli: “Kaçma şüphesi var denilerek tutuklandı. Yüzde 100 görme engelli bir insan nasıl kaçar? İnfaz Kanunu’na göre bile böyle bir durumda ceza kesinleşmeden tutuklama olmaz. Normal bir insan için bile zor olan cezaevi, yüzde 100 görme engelli biri için işkence anlamına geliyor. En azından ev hapsi verilerek veya elektronik kelepçe uygulamasıyla tahliye edilebilir.”

Mehmet Ali Uçar, Cemaat’e yönelik soruşturmalar kapsamında tutuklanan binlerce avukattan biri. Onu diğerlerinden ayıran ise yüzde 100 görme engelli olması. Ancak buna rağmen hakimler ‘tutuklamakta’ tereddüt etmiyor. Uçar ayrıca hemofili hastası. Hemofili, kanın gerektiği gibi pıhtılaşmaması sonucu kanamanın durmaması ya da geç durması ile kendini belli eden kalıtsal bir hastalık.

YOKSUL ÖĞRENCİLERE BURS VERMEK SUÇ SAYILDI

Mehmet Ali Uçar’ın soruşturma dosyasına giren suçları da ibretlik! Uçar’ın mesleğini yapması suç olarak kabul ediliyor. Gözaltına alınan insanlara avukatlık hizmeti vermesi ‘terör faaliyeti’ olarak gösteriliyor. Uçar’ın en büyük suçlarından biri de yoksul öğrencilere burs imkanı sağlaması. Bir başka suçu ise yasal bir derneğe bağışta bulunması. Kimse Yok Mu Derneği’ne neden bağış yaptığı soruluyor Uçar’a…

‘SONSUZ NUR’ TERÖR ÜYELİĞİNİN DELİLİ OLDU

Ayrıca ev aramasında Efendimiz’in (sas) hayatının anlatıldığı Sonsuz Nur kitabı bulunmuş ve delil olarak dosyasına konulmuş. Mahkemede  bu da soruluyor. Uçar, “Adı geçen kitapta, Peygamberimiz’in hayatı anlatılıyor. İçerisinde suç unsuru var mı? Böyle bir kitap nasıl ‘terör örgütü üyesi’ suçlamasının delili olur?” diyor. Diyor ama faydası yok. Sonsuz Nur da ‘terör’ delili olarak kabul ediliyor.

ÜÇÜNCÜ KEZ TUTUKLANIYOR

Mehmet Ali Uçar’ın dosyası ilginç ayrıntılarla dolu. Buna göre ilk tutuklaması 2016 yılında yapılıyor. Yaklaşık 1 ay tutuklu kalıyor. Sağlık raporlarının mahkemeye sunulmasıyla tahliye ediliyor ancak yargılaması devam ediyor. 2018 yılında 6 Şubat’ta tekrar tutuklanıyor. Bu kez yaklaşık 6 ay tutuklu kalıyor. Adli Tıp’ın yüzde 100 engelli olduğuna ve cezaevinde kalamayacağına dair raporu üzerine tahliye ediliyor. Son tutuklaması ise hükümle birlikte bu yılın başında 11 Ocak’ta oluyor. En üst sınırdan 8 yıl 8 ay ceza verip tutuklamaya hükmediyor mahkeme.

RAPOR MAHKEMENİN UMRUNDA DEĞİL

Hüküm aşamasında hem Mehmet Ali Uçar hem de avukatı ‘cezaevinde kalamayacağına dair’ raporu hatırlatıyor. Yüzde 100 engelli olduğu, ayrıca hemofili rahatsızlığının bulunduğu, cezaevinde hayatını tek başına idame ettirmesinin mümkün olmadığı belirtiliyor. Ancak mahkemenin umurunda bile olmuyor. Mahkeme Başkanı, “Bir üst mahkemeye itiraz edin!” diyor. Bir üst mahkemeye itiraz da ediliyor ancak sonuç alınamıyor.

10 BİN SAYFALIK DOSYA 20 GÜNE İNCELENMİŞ!

Mehmet Ali Uçar’ın yargılama süreci de mucizelere(!) sahne oluyor. İstinaf Mahkemesi, ‘esas numarası’ verdikten sadece 20 gün sonra kararı onuyor! 10 bin sayfalık dava dosyası 20 günde inceleniyor, onaylanıyor! Normalde istinaf incelemeleri ortalama 1 yıl sürüyor. Uçar’ın sadece gerekçeli kararı 170 sayfa… İstinaf Mahkemesi’nin 10 bin sayfalık dosyayı 20 günde nasıl inceleyip karar verdiği meçhul. Ailesi, “Bu gerçek bile dosyanın hiç bir şekilde incelenmediğini gösteriyor,” diyor.

SON RAPORDA GARİP AYRINTI

Mehmet Ali Uçar’ın toplamda 4 raporu var. İlki 2014 tarihli ve yüzde 90 engelli olduğu belirtiliyor. İkinci ve üçüncü raporlar ise 2018 tarihli. Raporlardan biri İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden alınıyor. Diğeri ise Adli Tıp’tan. Adli Tıp raporunda Uçar’ın yüzde 100 görme engelli olduğu ve cezaevinde kalamayacağı belirtiliyor. Son rapor ise geçtiğimiz aylarda Neval Salih İşgören Devlet Hastanesi’nden alınmış. Uçar’ın yüzde 90 görme engelli olduğu belirtiliyor ancak ‘cezaevinde kalabilir’ ibaresi ekleniyor rapora. Hastane, sadece hemofiliyi dikkate alarak ‘cezaevinde kalabilir’ raporu düzenliyor.

KAÇMA ŞÜPHESİYLE TUTUKLANIYOR

Yaşları 11 ve 16 olan iki çocuk babası Mehmet Ali Uçar’ın ailesi sağlığından endişe ediyor. Zira cezaevlerinde hayat zor. Ailesi, “Gören bir insan kitap okur, televizyon izler, spor yapar. Bir şekilde vaktini geçirir. Ancak cezaevi görmeyen insan için işkence oluyor. Dilekçe bile yazamıyor. Kitap okuyamıyor, dosyasını inceleyemiyor, tuvalete bile gidemiyor. Ev hapsi verilebilir, elektronik kelepçe takılabilir. Ancak bunların hiç biri yapılmıyor. İnfaz Kanunu’na göre bile bu insanın tutuklanmaması gerekiyor. Ancak hükmü bile kesinleşmeden ‘kaçma şüphesiyle’ cezaevine gönderildi. Yüzde 100 görme engelli bir insan nasıl kaçar?” diyor.

Kaynak: Tr724

Diğer Yazılar

“Aç açabildiğin kadar sineni ummanlar gibi olsun. Kalmasın alaka duymadığın ve el uzatmadığın bir mahzun gönül”

 

M.Fethullah Gülen

Bu Sesi Herkes Duysun Diyorsanız

Destek Olun, Hizmet Olsun!

PATREON üzerinden sitemize bağışta bulanabilirsiniz.

© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır  |  @hizmetten.com 

Hizmet'e Dair Ne Varsa...

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Bildirimi

Privacy & Cookies Policy