Sükûta sarılı kelimeler var,
Lûgata bakmaya yüzüm kalmadı.
Süzülen her damla gözyaşı har,
Tarife, tevile lüzum kalmadı…
Kürsüsü yıkılan camide hoca,
Kaptırmış kendini ahkâm kesiyor.
Cemaat susuyor, tezvirat boca,
Farkında mı bilmem, rüzgâr esiyor…
Çakallar ön safta, aslanlar geri,
Safı kadar kulun gerçek ederi,
Zaman dağıtınca bütün kederi,
Mahşerde bilinir herkesin yeri..
Kargalar bağırır, bülbüller sessiz,
Güller efkârından hayata küsmüş.
Bedenler obez de, ruhlar nefessiz,
İnsanlık mı dedin, ayağa düşmüş…
Gerçeği arayan soran kalmamış,
Gündelik hesaplar gözlerde perde.
Değerler perişan gören olmamış,
Bölük pörçük, darma dağınık, yerde…
Hizmetten | Ahmet Selim