“Balarısını pek çok şeyleri içerisinde saklayan bir kısa özet olarak yapan ve kâinat kitabının birçok meselelerini insanın iç bünyesinde yazan ve incir tohumunda incir ağacının programını yerleştiren ve insanın kalbini binlerce âlemlere örnek ve pencere yapan ve insanın hafızasında hayatı boyunca yaşayacağı olayları tüm ayrıntı ve alakalarıyla beraber yazan, ancak ve ancak her şeyi yaratan yaratıcı olabilir. Ve böyle bir kontrol, yalnız ve yalnız âlemlerin Rabbine özgü bir mühürdür. “ (Mesnevî-i Nuriye sh: 12)
Bal ve balarısı sanat ve sanatkâr gibi görünüyor. Hâlbuki sanat, tasarım gerektirir. Hele bal gibi bir gıda! Gerçekten akıl almaz bir tasarım! Âdeta ona ihtiyacı olanları bilircesine! Sanatkâr ise o sanatla ilgili ilim tahsili almayı gerektirir. Âdeta mevcut ilim yuvalarının çok fevkinde bir üniversite bilgisi!
Tabiatta her bir hayvanın bir görevi vardır. Balarıları, anaarının (kraliçe arı) yavrularıdır. Yumurtalarının bulunduğu kovanlarda karanlık bir ortamda dünyaya merhaba derler. Kısacık ömürleri boyunca insanlığın hizmetine koşuştururlar.
İşte balarısının da görevi, tam bir şifa kaynağı olan kovanlar dolusu bal yapmaktır. Bu arı hayvancıkları atalarından genleriyle aldıkları bu özellikleri sayesinde belli bir süre yaşam sürerler. Zeminin bağlarında bahçelerinde renk renk çiçeklerde gezinirler. Hem çiçekleri tozlaştırırlar hem de çiçeklerden balözü toplayarak bal yaparlar. Baldaki o muhteşem sanat ve insanlar için ne kadar kıymetli olduğu anlatılmaya ihtiyaç duyulmayacak kadar aşikârdır. Bilimin aciz kaldığı minicik balarısından tam bir sanat eseri olan peteğine, peteğinden tam bir sanat harikası olan balına kadar her şey ne kadar da mükemmeldir.
Uçabilen istediği yere konabilen acı polenlerden ve bal özünden dünyanın en kıymetli gıdasını üreten minicik arılar biliyoruz ki, sizler sadece aracısınız; arıcı olmasak da bunu anlayabiliyoruz.
Bir de İncir ve zeytine yemin edilerek mükemmelliği anlatılan insanın, yaratılışıyla ilgili Kur’an ayetleri düşünüldüğünde, mesele biraz daha açıklık kazanır. İncir çekirdeği yani tohumunu, sadece küçüklüğü ile meşhur olmuş bir bitki kabul etmek çok basit olur. İncir, özel bir üreme biçimine sahiptir. Cenab-ı Hak (cc) tabiatın sinesinde, sadece incirin tozlaşması için özel bir böcek görevlendirilmiştir. İncir meyvesi insan için tam bir şifa kaynağıdır. Tin suresinde İncirler, zeytinler, Sina Dağı, Mekke insanın yaratılışındaki mükemmelliğe şahit olarak gösterilir. İnsan da Hakka (cc) şahittir.
Her bir tohum embriyosu, o bitkinin tüm özelliklerinin çok küçük bir özetidir. Tıpkı onun hafızasıdır. Kara kutusudur. Genlerindeki bilgilerinin muhafaza edildiği hafıza kartıdır.
İnsan şu kâinatın küçültülmüş bir misalidir. Kâinat tek bir varlıkta özetlenecek olsa, bu ancak insan olabilir. İnsan her şeyi ile muhteşem bir varlıktır. Aklı ve şuuruyla kâinattaki sırları keşfedebilecek yegâne varlık insandır. İnsanın beyninde mercimek tanesi kadar hafıza çekirdeği vardır. Kütüphaneler dolusu bilgiyi alabilecek tarzdaki bu yapının mahiyeti henüz tam olarak açıklanabilmiş te değildir. Beyinden gelen bilgilerle hafıza merkezi kullanılır. Duyu organlarıyla hafıza merkezi arasında sürekli bir bilgi akışı sağlanır.
İnsana ait kalıtsal özellikler, insanı oluşturan her bir hücrenin çekirdeğindeki DNA‘ları içeren kromozomlarda bulunur. Ne ilginçtir ki; tüm insanların kendilerine mahsus genetik özellikleri vardır. Bununla beraber tam bir yaratılış mucizesi olan eş yumurta ikizi iki kardeşin, aynı genetik özelliğe sahip olmasıyla beraber parmak izlerinde ve gözlerinde bazı farklılıklar göze çarpar. Eş yumurta ikizliği de sanattaki zenginliği gösteren ayrı bir kudrettir.
Ey Rabbimiz, şu küçücük aklımızla, aklımızın almayacağı bir gücü ve onun mahiyetini anlamaya çalışıyoruz. Allahım, seni idrak etmek ancak idrak edemeyeceğimizi itirafla mümkündür. Bizlerde bunu itiraf ediyoruz. Zira sahip olduğumuz minik akıl terazilerimiz bu koca sıkleti asla kaldıramaz.
Akıl terazimiz bu sıkleti tartmasa da; kalplerimizin, Kâbe değerindeki Rabbimize olan inancı misafir edecek kadar geniş olmasından dolayı da bahtiyarız.
Hizmetten | Zekeriya Çiçek
